Bu toplum adalet duygusunu yitirmiştir. Adalet ki güçlüyü sınırlar ve güçsüzü kollar. Adalet ki insanda vicdan duygusunu geliştirir Adalet ki daha insanca davranmamızı sağlar. Bu toplumun adalet duygusunu ve vicdanını kim elinden aldı ne elinden aldı nasıl alındı? Bu çok uzun bir hikaye ve bunun içinden çıkabilmek için sanırım bir ''kamyon'' uzmana ihtiyaç olacak Abdülhamit mi desek, ittihat ve terakki mi desek, soğuk savaş yapılanması mı desek, Kemalizm mi desek ,12 eylül mü desek, karmaşık toplumsal yapımız mı desek, din mi desek, dinsizlik mi desek, Kapitalizm mi desek bilemiyor... Ben sadece bende yaratığı duyguları ve bir kaç durum tespitinde bulunuyorum Bizler güzel öğütlerle, aşkla, sevgiyle, paylaşımla, dostlukla büyütüldük. Annelerimizin, ninelerimizin, dedelerimizin yani büyüklerimizin güzel sözleri hep iyiliğin yanında olmamız hep iyilerle aynı safta yer almamız gerektiği üzerineydi. Masallar, hikayeler, anekdotlar hatta şarkılar, türküler, şiirler bu söylevleri desteklemek için üretilmişti adeta. Peygamberler; sahabeler; Muhammedler, İbrahimler, Ömerler, Aliler, Musalar, İsalar ve halk kahramanları düşmana, zalime direnen; adil olmayanla savaşan ve iyilik için, adalet için, daha güzel; daha saf bir yaşam için can veren ve can alan kahramanlar. Zamandan ve mekandan bağımsız; zamana ve mekana hükmeden . İnsanların en derin duygularına hitap edebilen ve insanları sözleriyle sarsıp kendine getiren büyülü adamlar... Kılıçlarının parlaklığı güneşten bir parçaymış gibi, gözlerinin içinde derin bir nur taşıyan yenilmezler, adalet dağıtırdı. Ve biz sıradan beşerler onlar gibi olmak isterdik. Onlar gibi olmasak bile onların yanında yer almak isterdik. Yanlarında yer almasak bile onların düşlerine ve duygularına layık olmak isterdik. Onlardan hayali bir aferin alsaydık dünyalar bizim olacaktı. Ama iyilik çekilmiş perdelerin ardında, evde, sıcak yataklarımızda, ninnilerimizde, masallarımızda kaldı. Bahçeden dışarı adımımızı attığımız anda acımasız, kuralsız ve zalim bir dünyanın sınırlarına girdik. Rüşvetle iş görülür. zengin olan en saygın olandır; zalim olan en güçlü olandır; uyanık olabilen, kurnaz olan yerini kapar. Kimsenin hesap soracak gücü de yoktur. Hayat sahte ideolojilerin hiziplerin ve gurupların birbirini kollayıp gözetleyerek palazlandığı, herkesin kendi adamını kayırdığı bir sistem üzerine inşa edilmiştir ve vahşilik kokuyordur. İmamlar sosyalistlere düşmandır, sosyalistler imamlara... Sağcılar solculara, solcular sağcılara... Aleviler Sunilere, Suniler Alevilere... Türk Kürde, Kürt Türk'e... Hepimiz Yahudilere, Ermenilere, Rumlara, Yunanlılara... Öğretmenler devlete yandaştır ve devlet hepimize düşmandır sanki. Toplumun adaleti başka, devletin adaleti başka; kitapların, şiirlerin, gazetelerin adaleti bambaşka... Biz dumur olduk; afalladık, şaştık, hak ile batını karıştırdık. Doğruyu güzeli yitirdik. Bu düstur karşısında ''dur'' dedik ''En büyük biziz''. En acımasızı biz olmalıydık. Her şeyi paraya çevirmeliydik. Gerekirse öldürmeliydik. Gurur için, mal-mülk için, para için, ideoloji için, devlet için... Öldürmeliydik ki saygın olabilelim; bir yerimiz olsun toplum içinde Bir toplum çürüdü mü en güzel en değerli şeyleri de çürür ve en güçsüzü en masumu en günahsızı en önce kurban edilir. Şu topluma bakın hele! Daha yirmisinde tertemiz gençleri asker diye dağa sürüp öldürtüyor. Daha on beş on altısında küçük Masunlar ( kuzenim Masun on altı yaşında liseyi bırakıp dağa gitti) dağda keleşle, bombayla, ölümle tanışıyor. Yok etme ve kendini feda etme hikayeleriyle büyütülüyor. Fedailer'! ''ölümsüz'' fedailer! ölüp gidiyor. En güzellerimiz, en tertemizlerimiz, en yakışıklılarımız, en saflarımız değil mi bunlar? Onları korumak yerine, onları büyütmek yerine, onlardan temiz bir nesil yetiştirmek yerine onları yok ediyoruz... İleri gelenlerimiz ileri gitmediler, geriden gelenlerimiz oldu. Akil adamlarımız eski porno yazarları. ordumuz Kemalist buhranlarla kafasını kızlarımızın başörtüsüne taktı. Güvenlik küvetlerimiz kire, uyuşturucuya, şantaja, kaçakçılığa, her boka bulaştı. Götlerini sallayarak para ve şöhrete kavuşanlar bizlere asillik dersi vermeye başladı ve bunların götlerini gazete ve tv'lere taşıyan paparazici basınımız ertesi gün yurtsever kesilip savaş naraları atmaya, yüzlerini boyayan şaklabanlar savaşı bir futbol maçı gibi anlatmaya koyuldu. Ve her gün bir kadın öldürülüyor. Her gün bir kadın, güvendiği, sevdiği, ondan çocuk sahibi olduğu erkek tarafından ya da bu hayatta en çok güvenebileceği babası, kardeşi tarafından öldürülüyor. Ne polisimiz onları koruyabiliyor, ne savcılarımız, ne hakimlerimiz, ne askerimiz, ne siyasetçilerimiz, ne ileri gelenlerimiz, ne toplum vicdanımız, ne melekler, ne Allah. Çünkü onlar en güzellerimiz, çünkü onlar en saflarımız, çünkü onlar en güçsüzlerimiz. En safımızı en güzelimizi koruyamıyorsak eğer ki biz, biz çoktan insan olma vasfımızı yitirmişiz demektir. Bu güç, para, hükmetme, ezme üzerine kurulan düzen, insanlığımızı almıştır demek. En çok erkek olma, en çok acımasız olma, en çok adi olma histerisi dolaşıyor kanımızda ve diğer gaddar erkekler tarafından erkeklikleri zedelenmiş erkekcikler kadını kendine en büyük rakip seçip her gün bir kadına kıyıyor vicdansızca. Kürde ''Kürdüm'' demesini yasaklayan zihniyet bugün Kürde ''sen ben Kürdüm diyebilirsin'' desturu verdiği için kendini çok ilerici ve demokrat atfediyor. Ve buna kanan beyni 12 eylülden buyana yıkanmış gariban kuşak ''bak sen şu Kürde daha dün ben kürdüm diyemiyordu şimdi devletimiz buna destur verdi ama adamlar hala dağlarda askerlerimizi öldürüyor'' demeye başladı. Ve bir öfkeyle en yakın Kürdü ben nasıl linç ederimin hayalini kuruyor şimdi. Bir başlasa sonu gelmeyecek. Kadın, çoluk çocuk, yaşlı genç demeden birbirimizin kanına gireceğiz. Çünkü genlerimiz buna müsait Ermeni katliamı ve 16-17 eylül örneklerimiz yol gösteriyor bize Bu toplumu bu çürümüşlükten ancak adil olmak kurtara bilir. Vicdanlarımızı bir sabah güneşinde tertemiz yıkamalıyız. Kürde adalet, Türk'e adalet, Alevi'ye adalet, Kadına adalet, mazluma adalet. Sizi adalete davet ediyorum ey halk
-- - Diwanxane, platformek azad e, ideolojik nine, demokrasi serdest e; hemu Kurd dikarin bi rengeki azad ramanen xwe binin zimen, kovar, malper u rojnameyen xwe bidine nasin, helbest an nivisen xwe parve bikin. Heqaret qedexe ye. Rojda Xanim, Serger Barî, Mihemed Rojbin ji bo niha moderator in. Navnisan: http://groups.google.com.tr/group/diwanxane - Diwanxane; Kurtceye kucuk bir adim icin kurulmus en buyuk Kurd mail grubu. Hukuki sorumluluk yazara aittir. Kurd kultur milliyetciligi esas alinir. Duzeysiz mailler onaylanmaz. Kurd dillerindeki mesajlara oncelik taninir.