(Cumhuriyet Gazetesi’nin 24 Temmuz 2010 tarihli sayısında yayımlanmıştır).

*                         *

* *

*                       *

* *

*                         LOZAN’IN DEĞERİNİ BİLMEK…*



------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

*         Lozan Antlaşmasının kazandırdığı tam bağımsızlık bilincine,
emperyalist destekli “Sevr” yandaşı karşıdevrimcilere yabancıdır. Lozan’da
hukuksal temeli atılan ilerici ve toplumcu Cumhuriyet, saldırı hedefleridir.
Ama onurlu Lozan ruhuyla çetin süreçler yine aşılacaktır.*

*
------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
*

*
         Ertuğrul KAZANCI Eğitimci/Hukukçu      *

     Tarihte Lozan Antlaşmasının taşıdığı değer kadar önemli uluslararası
bir sözleşme enderdir. Hitit ve Mısırlılar arasında barış amacıyla yapılan “
*Kadeş*” Antlaşmasından sonraki en geçerli ve uzun ömürlü devletlerarası
yazılı uzlaşma Lozan’dır. Ama Lozan Antlaşması; sadece iki ülke arasında
değil,bir ulusun;“*Yedi* *düvele*” karşı can pahasına kazandığı utkunun
sonundaki evrensel nitelikli hukuk belgesidir.Lozan;“Mazlum halkların” zulme
karşı duruşuna öncülük eden direnç sayfası ve *“Sevr*” alçalışının 87 yıldır
içine sindiremediği bir yükseliş gururudur.   **

       24 Temmuz 1923 günü imzalanan Lozan Antlaşması, kimi çevrelerce
tartışılmak istenilen tarihsel odaktır. 1923–1950 yılları arasını kapsayan
Cumhuriyet dönemini “*ret ve* *inkâr*’’ edenlerin siyasal kazançlar elde
ettiği bu ülkede işi temelinden baltalamak, şaşmaz gündemdir. Oysaki
gerçekte Lozan Antlaşması, örneğin; Nâzım Hikmet’in*“Kuvay-ı
Milliye”*destanında anlatımını bulan olağanüstü bir kalkışma,
emperyalist basın
diliyle; “Ateşler içinden yeni bir devlet doğuyor” kaygı ve saptaması
yapılan bir diriliş ve dünya savaş tarihinde ayrıntılarıyla yer eden bir
ihtilăl başarısıdır.

      Ama önce Kurtuluş Savaşını yadsıyıp sonra da Lozan’a dönerek ;“Olmayan
utkularla dolu bir-kaç cephe çatışmasının ardındaki Antlaşma niteliğindedir”
şeklindeki yaklaşım, karşıdevrim cephesinin söylemi olarak sürmektedir. Bu
gerçek dışı saptırma;“Resmi tarihi ele almak ve demokrasiyi yerleştirmek
için eleştirel bakış” savıyla ve kasıtlı bir bilenmişlikle öne
sürülmektedir.

      *        İrdeleme*:

                Bu ülke Lozan’da yaşamsallık bulan devrimci ulusal anlayışın
ürünüdür. “*Tam* *bağımsızlığı*” ilke edinerek; kapitülasyonları, emperyal
sarkmaları ve içerideki hıyanetleri silkip atan Antlaşmanın adı; Lozan’dır.
Lozan; yönetsel ve ekonomik vesayet altında yaşamayı kökünden kesen ve
Atatürk’ün deyişiyle;“*Tarihte misli görülmemiş bir hesaplaşmanın*” ucundaki
başarıdır. Lozan’dan sonra kurulan devrimci Cumhuriyet; kula kulluk yapan
geleneği, boyun eğicilik ve yaranıcılığı kaldırmıştır. Lozan’dan sonra,
siyasal erkte; tam bağımsızlık, ekonomide; kamuya yararlı atılımlar, sosyal
ölçekte; uygarlaşma ve kültürel anlamda; kendi ulusal değerlerini özümsemek
vardır.

        Kurtuluş ve kuruluşun hangi koşullarda olduğunu bilmeyen veya
anlamak istemeyenler, Lozan’dan yakınmaktadırlar. Çünkü bu antlaşmadaki tam
bağımsızlıkçı ruh , “*Sevr*” yandaşlarına yabancıdır. Lozan’dan sonra
getirilen ve ülkemiz Anayasalarında korunan devrim yasalarını; çekiştirmek,
tartışmaya açmak ve hatta tasfiye etmek amaçlarıdır. Lozan’da maddi
temelleri atılan Cumhuriyetle, karşıdevrimin didişmesi bu yüzdendir.

       Farklı siyasal düşüncelere demokratik hak ve olanak tanıyan, öncülük
eden rejimin adı; Kemalizm’dir.1925 ve 1930’lu yıllarda.“Terakkiperver
Cumhuriyet Fırkası” ile “Serbest Fırka”  demokratik bir ortamdan
yararlanarak çalışmalar yapmışlardır. Ama Cumhuriyet ve devrim ilkelerini
yadsıyan tutumlarına karşın rejim elbette yasal önlemler almıştır. 1945
yılında yeniden ivme kazanan muhalefet eylemselliklerinin de rejim
tarafından tanınan çok partili tabloda yer alması dikkat çekicidir. Kemalist
sistem, demokratik yaşamı yasal açıdan hiç yasaklamamış, aksine ardında
durmuştur. Çünkü Lozan’a vaktiyle şanlı Anadolu İhtilăli’nin direncinden
kuvvet alarak giden gücün kaynağı, en görkemli *demokratik* öğe bulunan
ulusal iradenin özgürlük inancından esinlenmiştir. Ama; iç ayaklanma, irtica
ödünleri ve çağ dışılıktan nemalanan gelişmelere de isabetle karşı
konulmuştur.**

       Lozan’ın 87.yıldönümünde görünen odur ki; Cumhuriyet’in toplumsal
dokusu bozularak, “Sosyal devlete” dayalı ekonomik yapı, liberal keşmekeşe
terk edilmiştir. Kültürel kazanımlar çiğnenmiştir. Siyasal arenanın aldatıcı
ve kandırıcı koşullarında; dışa bağımlı, emperyalizme tutsak ve ulusal
coşkuları köreltilmiş kitleler yaratılmıştır. Ama öbür yandan Lozan
esaslarına bağlı devrimci Cumhuriyet yurttaşlarının ilkesel kararlılıkları,
geleceğe ilişkin güvence değerini asla yitirmemiştir.  “*Kemalist Aydınlanma
*” sisteminin derin kökleri, ülke ve ulusun temellerinde yer eden
yaşamsallığını sürdürmektedir. Demokratik aydınlanmanın da adı olan
Kemalizm, Lozan’da yaktığı meşaleyi dosta ve düşmana karşı elinde
tutmaktadır.

    Lozan düşmanları, Cumhuriyet ve devrim olgusunun karşıtlarıdır. Onlar ;
“Türk’ün *makûs*
talihinin yenildiği” İnönü meydan savaşlarıyla, “ Sakarya” ve “Dumlupınar”
utkularını yok sayanlardır. Onlar:“Halk önderliğindeki” var oluşu
önemsemeyen, emperyalizmin sömürgen yandaşlarıdır. Onlar; çağcıllık ve
toplumculuk kavramlarını içlerine sığdıramayanlardır. Onlar; “Safsata ve
hurafelerle” yoğrularak, yüzyıllarca süregelen hanedanlık özlemine kamu
zararına *biat* ederek iç ve dış oligarşiye yanaşan, ülke ve ulus
kötücülleridir.

      *Sonuç; *

     Lozan’ın yıldönümünde Atatürk’ün deyişiyle;”*Büyük işlerin yetenekli
yapıcısı*” İsmet İnönü’yü saygıyla anıyor, Sevr’e karşı Lozan olgusunu
koruyup kollamanın sorumluluğunu ulusça bir kez daha anımsıyoruz.





*
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
*

                                                      *
                                            *

*NOT: ADD önceki Genel Başkanı Ertuğrul Kazancı tarafından Lozan
Antlaşması’nı içeren; “Lozan 1923-Türkiye 2010” konulu konuşma, 25 Temmuz
2010 Pazar günü saat 11.15 ‘te ULUSAL KANAL’da yapılacaktır*


------------------------------
Hotmail: Trusted email with Microsoft’s powerful SPAM protection. Sign up
now. <https://signup.live.com/signup.aspx?id=60969>

-- 
You received this message because you are subscribed to the Google Groups 
"Gugukluhayat" group.
To post to this group, send email to gugukluha...@googlegroups.com.
To unsubscribe from this group, send email to 
gugukluhayat+unsubscr...@googlegroups.com.
For more options, visit this group at 
http://groups.google.com/group/gugukluhayat?hl=en.

Cevap