Neymiş efendim, ne 12 Mart, ne de 12 Eylül Atatürkçü falan değilmiş.
Bunu bin kere yazıdılar, anlattılar, neden öyle değildir, nasıllarını
falan uzun uzunu yazdılar.
Fakat "nato mermer nato kafa", mürteciler bir türlü anlamıyor, anlayamıyor.

Hala daha Kemalist lafını dillerine dolayıp duruyor.
Ülkemizde 60 ihtilali hariç yaşanmış bütün darbeler, müdahaleler
Amerikancıdır, hepsi de mürtecilere altyapı hazırlamıştır.

Fitnebaz Cemaat birden zuhur etmedi.
Kenan Evren, ondan öncekiler, ondan sonrakiler gördüler, görmezden
geldiler, himaye ettiler.
Parti liderleri de aynı şekilde gördüler, görmezden geldiler, himaye
ettiler.
Ve bir cemaatin koca Türk Silahlı Kuvvetleri'nin %80-90'ına varacak
şekilde kadrolaşması ancak böyle mümkün oldu?
Şimdi salak salak şaşırmış numarası çekiyor herkes.
Üstelik bütün olup bitenlerden Kemalistleri sorumlu tutuyorlar.
Hatta, TSK'nın binalarını, silahlarını, tesislerini, kışlalarını,
okullarını sorumlu tutuyorlar.

Ulan pezevenkler hepiniz oradaydınız.
Hepiniz gördünüz, göz yumdunuz.
On yıllarca yaşandı bu.
Taaaa ellilerden beri yaşandı, göz yumuldu, himaye gördü.

Amerikan gizli servislerinin irtibat büroları on yıllarca bütün
bakanlıklarda, askeri tesislerde bu işleri sizin gözlerinizin önünde
pişirdi kotardı.
İlim Yayma Cemiyetleri hala daha faal.
Daha başka bir sürü kontra teşkilatı NGO sivil toplum kuruluşu diye
faaliyetini sürdürüyor.
Hepsini biliyorsunuz.
Amerikan kontra teşkilatının altyapısı olsun diye tesis edilmişti bunlar.
Şimdi yalandan Fitnebaz Cemaate hücum ediliyor.
Sizin gücünüz kendi ordunuza yetiyor.

Peki ya diğer Amerikancı yapılar ne olacak?
Onlar aynen duruyor.

Size Amerikan ordusu gani gani yeter.
Yıkın Türk Silahlı Kuvvetlerini, kapatın bütün okullarını, kışlalarını
düşman birlikleri gibi kentlerden uzaklara, dağ başlarına gönderin,
kendi askerinizden korkun, resmi geçitlerde elinde tutacağı silahtan,
tanktan korkun.
Bu gün zombi gibi korktuğunuz Türk subayını siz yetiştirdiniz.
Bunların on yıllarca o okullarda cemaatleşmesini siz sağladınız.
Şimdi de kendi yarattığınız canavardan korkuyorsunuz.

Size Amerikan subayı, İngiliz subayı çok daha uygun, Türk subayına gerek
yok.
Gebertin hepsini, aşağılayın, tükürün üstlerine.

Türk subayına ev vermeyin, mal satmayın, karısına kızına pandik atın,
üstüne araba sürün, yolda omuz atın.
Otobüste, minibüste darp edin, atın aşağıya.
Size Amerikan subayı yakışır.

Ben bu gün TSK saflarına toplanmaya çalışılan yeni nesil subay
adaylarına sesleniyorum.
Boşuna uğraşmayın, on yıl sonra da sizleri Menzilci Cemaat Darbesine
teşebbüsten gadre uğratacaklar.
Bu hep böyle sürüp gidecek.
Hep tenkisatlar olacak.
Hep onurunuz incitilecek.
Hep sizi hedef gösterecekler.
Ordunun saflığını, temizliğini sağlamayacaklar, kendi elleriyle
kirletecekler.
Sonra de kirlendi, temizliyoruz diye sizlere saldıracaklar.
Bu hep böyle oldu.

Bu devlet, bu millet adam olmaz.
Çünkü çıpası yok.
Ya da çıpa diye kullandığı değerler sistemi sakat.
Ve sürüklenip duruyor, bir aşırılıktan başka aşırılığa.
Bir dangalaklıktan başka dangalaklığa sürüklenip duruyor.
Sizler de meze olacaksınız, ömrünüz tükenecek.
Tıpkı sizden öncekiler gibi.
Vatanı kurtardığınızı, iyi bir şeyler yaptığınızı, milletin size
müteşekkir olacağını zannederken, kendinizi bir anda hain ilan edilmiş
bulacaksınız.

Ben diyorum ki, en iyisi kendinizi bir şey zannetmeyin.
İşinize bakın yeter..


Oraj POYRAZ(cimc...@neomailbox.net / oraj.poy...@openmail.cc /
oraj_poy...@alpinaasia.com <mailto:oraj_poy...@alpinaasia.com> )
           L2fSIJNoA0xfSNxA     

------------------------------------------------------------------------
bayrak


  Fatih Yaşlı: Ordu: Vesayetin mi, laikliğin mi bekçisi?

*31.08.2016 08:12*

Bir soru sorarak başlayalım yazıya: Türkiye tarihini /*"80 yıllık
vesayet rejimi"*/ üzerinden okuyan, orduyu bu vesayet rejiminin bekçisi
olarak gören, Türkiye’deki esas mücadelenin vesayetçi güçlerle demokrasi
güçleri arasında olduğunu iddia eden ve İslamcıları demokrasi güçleri
arasında sayan liberalizmin,*15 Temmuz* günü yaşananları anlaması mümkün
olabilir mi?

/*"Kemalizm eşittir darbe"*/ formülasyonunu dillerinden düşürmeyip
İslamcılardan demokrat çıkarmaya çalışan ve Cemaat platformlarında darbe
karşıtlığı yapan bu zevat için elbette ki*15 Temmuz* Darbe Girişimi
anlaşılabilir değildir. Çünkü vesayet rejiminin bekçisi olduğu iddia
edilen bir kurumun içerisinde İslami bir fraksiyon kırk yılı aşkın bir
süre boyunca örgütlenebilmiş ve sonra da darbe yapmaya kalkışmıştır.
Yani roller açıkça tersine dönmüş durumdadır, /*"vesayetçiler"*/
darbenin karşısında, /*"vesayet rejimine karşı mücadele edenler"*/ ise
darbenin faili konumundadırlar.


        

*12 Mart ve 12 Eylül de “Atatürkçülük” adına yapılsa da, emperyalizmin
yönlendirmesiyle solu ezmek için sahnelenmiş ve solu bir tehdit olmaktan
çıkarmak için İslamizasyonu desteklemiştir.*

Peki liberalizmin anlayamadığı şeyi, ulusalcıların anlaması mümkün
müdür? Ulusalcılar elbette ki gericilik tehlikesini de, devlet ve ordu
içerisindeki İslami kadrolaşmayı da görmüşlerdir; ancak onlar da tıpkı
liberallerin orduya değişmez bir öz atfedip /*"darbeci"*/ yaftasını
yapıştırması gibi, benzer bir şey yapıp ordunun özsel olarak
anti-emperyalist olduğunu, cumhuriyetin bekçiliğini yapmaya devam
ettiğini,*15 Temmuz* sonrası sırtındaki Cemaat kamburunu atıp yeniden
milli ordu hüviyetine büründüğünü iddia etmektedirler.

Liberalizmle ulusalcılık, varılan sonuçlar farklı olsa da, yola aynı
yerden çıkmakta, devlete ve kurumlarına değişmez bir öz atfetmekte ve
onları sınıf ilişkilerinden, sermaye düzeninden ve emperyalizmden azade
bir şekilde tahlil etmeye çalışmakta, bunu yaptığı ölçüde de birbirinin
aynadaki yansıması olmaktan öteye gitmemektedir.

*12 Mart* ve*12 Eylül* de /*"Atatürkçülük"*/ adına yapılsa da,
emperyalizmin yönlendirmesiyle solu ezmek için sahnelenmiş ve solu bir
tehdit olmaktan çıkarmak için İslamizasyonu desteklemiştir.

Oysa sosyalistler açısından durum gayet açıktır: Devlet sınıf
egemenliğinin somutlaştığı ve sınıf mücadelesinin nihai anlamını bulduğu
aygıtın adıdır ve devletin bütün kurumları da aynı sınıfsal niteliğe
sahiptirler. Türkiye Cumhuriyeti, emperyalizmin bölgeye dair planlarını
bozarak kurulmuş ama eşzamanlı olarak kurucu kadro yeni kurulan devletin
kapitalist dünyanın bir parçası olacağını açık ve net bir şekilde
deklare etmiştir.

/*"Erken Cumhuriyet"*/ diye adlandırdığımız dönem boyunca göreli olarak
daha özerk ve daha bağımsız bir dış politika izleyen ve emperyalizmle
arasına mesafe koymaya çalışan Türkiye, özellikle*1946*’dan, yani Soğuk
Savaş’ın başlangıcından itibaren*ABD*’yle ve emperyalizmle
/*"anti-komünizm"*/ temelli bir entegrasyon sürecine gitmiş, Milli
Mücadele’yle kapıdan kovulan emperyalizm, bacadan ve bu sefer topla
tüfekle değil, krediyle, borçla, sermayeyle ülkeye girmiştir.

Emperyalizmle entegrasyonun ve dinselleşmenin çakışması tesadüfi
değildir,*IMF*’ye üyelikle imam-hatiplerin açılması,*NATO*’ya üyelik
başvurusu ile din derslerinin müfredata konulması arasında dolaysız bir
ilişki vardır ve bunu görmeden Türkiye üzerine hiçbir değerlendirme
yapılamaz. Tam da bu nedenle, ordu ne liberallerin iddia ettiği gibi
/*"vesayet rejiminin bekçisi"*/ ne de ulusalcıların iddia ettiği gibi
/*"laikliğin kalesi"*/ ya da /*"anti-emperyalist"*/tir. Devletin
sınıfsal karakteri nedeniyle emperyalizmle entegrasyon derinleştikçe
ordu da buna uygun bir şekilde dönüşmüş, benzer bir şekilde komünizme
karşı İslamizasyon derinleştikçe ordu da bu İslamizasyonun bir parçası
olmuştur.

*12 Mart* ve*12 Eylül* darbeleri söz konusu dönüşümün somut olarak
görülebildiği iki darbedir, her iki darbe de /*"Atatürkçülük"*/ adına
yapılsa da, emperyalizmin yönlendirmesiyle solu ezmek için sahnelenmiş
ve solu bir tehdit olmaktan çıkarmak için İslamizasyonu desteklemiştir.

İslamizasyon adına açılan kapılardan giren İslamcılar ise devlet
aygıtını ele geçirme operasyonunu başlatmış, ordu içerisindeki bu
operasyona engel olabileceği düşünülen son kalıntıları tasfiye için de
Ergenekon/Balyoz sürecini yürürlüğe koymuşlardır ve o sürecin zirve
noktası ise*15 Temmuz* gecesi emperyalizm destekli bir İslami
fraksiyonun ordudaki kadrolarını kullanarak bir darbe girişiminde
bulunması olmuştur.

İronik olan ise şudur: Ergenekon/Balyoz sürecinde direnmeksizin teslim
olan bu kadrolar ve taşıyıcısı oldukları zihniyet,*15 Temmuz* sonrası
darbeye kalkışan İslami fraksiyona karşı ehven-i şer olarak gördüğü
diğer İslami fraksiyonun yanında yer almış, Cerablus operasyonu ise
/*"milli cephe"*/ halüsinasyonunu güçlendirmiştir. İçeride İslamcılarla
kurulan ittifak kaçınılmaz olarak Suriye’ye de yansımış, kıymeti
kendinden menkul bir anti-emperyalizmin vardığı yer*ÖSO* adlı
cihatçılarla kol kola girmek olmuştur. Tam da bu nedenle, tarih
liberallerin kandırılma arzusunun yanına, ulusalcılarınkini de altın
harflerle yazacaktır kaçınılmaz olarak artık.

*http://www.birgun.net/haber-detay/ordu-vesayetin-mi-laikligin-mi-bekcisi-126303.html
 
*
------------------------------------------------------------------------
a45UyF587661-160831145538 Oraj Poyraz At Openmail oraj.poy...@openmail.cc
2016/08/31  20:00 4  58  israt...@yahoogroups.com

 


CAN YOLDASI
. . . . . .
Can yoldasin olmazsa olmasin
Yalnizim diye hayiflanmayasin,
Egilmis ustune gokyuzu masmavi
Bir anne sefkatine musavi.
Uc adim otede deniz
Dosttur, ne ofkesi ne durgunlugu sebepsiz.
Bir derdin varsa acabilirsin agaclara
Agac yaprak verir, sir vermez ruzgara
Ve kis yaz,
Dalda kus ek$ik olmaz
Dag basinda duman
Yalnizlik nedir goreceksin
oldugun zaman.

Cahit Sitki TARANCI

BAKARA - 256: Dinde zorlama yoktur.
***
TEVBE - 5: Musrikleri, puta tapanlari buldugunuz yerde oldurun.

Dusmanlarin butun calismasi, baris esaslarinin kararlastirilacagi su
siralarda memleketimizi disarida ve iceride gucsuz bir durumda birakarak
istedikleri her seyi kabul ettirmeyi amacliyordu.
Gelecege yonelik cikarlarini, cesitli baskilarla butun dis ulkeleri
aleyhimize cevirmekte goren bazi kurulus ve unsurlar ise, tarafimiza
yoneltilen bu akimi temelinden yikmak ve butun dis ulkelerin milletimiz
lehine, dusuncelerinde degi$iklikler olmasina firsat vermemek icin,
tumuyle yalan olan en son Ermeni soykirimi uydurmasini duzenlediler ve
acikladilar.
Ingilizler, bir yandan dis durumumuzu yeni toplu oldurme iftiralari ile
sarsarak tasarladiklari Istanbul isgalini kolaylikla uygulayabilecek bir
ortam hazirliyorlardi
Anadolu da yerlesmis Ermenilerin ve Rumlarin hukumet emirlerine ve milli
amaclara karsi gelmedikce her turlu saldiridan korunmalari ve tam anlami
ile mutlu ve rahat bir hayat yasamalari oteden beri kabul edilmis bir
ana konu idi.
Kilikya ve dolaylarinda ve dogu hududumuz disindaki resmi ve resmi
olmayan Ermeni kuvvetlerinin dindas ve irkdaslarimiza karsi yapilan
cinayete varan saldirilari karsisinda bile, ulkemizde yasayan
Ermenilerin her turlu taarruzdan korunmasini saglamayi pek onemli bir
medeni gorev kabul ettik ve Anadolu nun dis dunya ile iliskisinin ke$ik
oldugu bu gunlerde yuce vatan cikarlarini amaclayan onlemler icinde
Ermeni halkinin esenliginin korunmasi gerekliligini butun makamlara
bildirdik.
Iste, Istanbul un yabanci kuvvetlerce isgalinden bu gune kadar gecen aci
gunlerinde hicbir dis ulkenin fiili korumasina erisemeyen Anadolu
Ermenilerinden hicbir kisinin, en kucuk bir anlamda bile, saldiriya
ugramamis olmasi, bize her nedenle cinayet yukleyen ve medeni
duyarliligi kendi tekelinde sanan entrikaci Avrupalilarin yuzlerini
kizartacak ve milletimizin yaradilisindan sahibi bulundugu insanlik
torelerinin yucelik derecesini ispat edecek cok onemli bir konudur.

(24 Nisan 1920)
K.ATATURK


Grup eposta komutlari ve adresleri      :       
Gruba mesaj gondermek icin      :       ozgur_gun...@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin    :       ozgur_gundem-subscr...@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin   :       ozgur_gundem-unsubscr...@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin     :       ozgur_gundem-ow...@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz   :       http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz     :
http://orajpoyraz.blogspot.com/


 

-- 
You received this message because you are subscribed to the Google Groups 
"Gugukluhayat" group.
To unsubscribe from this group and stop receiving emails from it, send an email 
to gugukluhayat+unsubscr...@googlegroups.com.
To post to this group, send email to gugukluhayat@googlegroups.com.
Visit this group at https://groups.google.com/group/gugukluhayat.
For more options, visit https://groups.google.com/d/optout.

Cevap