*BABÜR HÜSEYİN ÖZBEK* :*HİNT OKYANUSU*’NDA*BİR TÜRK ÜSSÜ* *(MOGADİŞU*)

*29 Eylül 2017* *bhozbe...@gmail.com*

Hint Okyanusu, Hindistan’da Türk varlığı, Hint Okyanusu’nun kuzey
batısında, Aden Körfezi’nde T.C.G.Giresun (F*-491*) Fırkateyni; bu
bölgede Türk menfaatleri, Türk hükümetlerinin neler yapmasını
gerektiriyor? *73.9 milyon *kilometre karelik bir okyanus, dünya açık
deniz petrol ve doğalgazının çıkış ve dağıtım yolu, sanki denizde bir
enerji otobanı. Tıkanması, olağandışı bir sıkıntı oluşması halinde
etkileri dünyanın her tarafından hissedilen ekonomik krizlere neden olan
enerji hatları. Zira petrol ve doğalgaz sevkiyatını Hint Okyanusu’ndaki
birkaç boğaz ve deniz yolunun rotalarını kesmekle felç etmek mümkündür.

Ama biz bu bölgede yokuz, dolayısıyla söz sahibi de değiliz.

Geçmiş yaşamımda bu hoyrat, deli-dolu, gemileri eğip büken, muson
rüzgârları ile denizciyi anasından doğduğuna pişman eden Hint
Okyanusu’nu bir değil birkaç kere kat ettim. Geçmeyen bilemez. Uzaktan
ahkâm kesmek kolaydır.

Japonya’da Yokohama’dan kalktıktan sonra*18 Eylül 1890*’da kayalıklara
çarparak batan ve*569 denizcinin*şehit olduğu yıpranmış ahşap tekneli,
eski kazanlı Ertuğrul Fırkateyni Japonya’ya intikali esnasında*1889
Ekiminde*Aden – Bombay (Mumbai) ve Bombay – Kolombo (Seylan Adası)
seyrini eski yaşlı haliyle bir aya yakın bir sürede *7*–*8.5*deniz mili
süratle (gene de büyük bir fırtınaya tutulmadan) nasıl geçmiş, hayret
ederim. Çünkü faciadan kurtulanların anılarındaki en kötü izlerlerden
bazıları Hint Okyanusu’na ait.

Bugün bu dev alan sadece Aden Körfezi’nden Babülmendep Boğazı yolu ile
Kızıl Denize giriş / çıkış yapan gemilerin Hint Okyanusu’na kuzey
batıdan giriş / çıkışlarında Sokotra Adası’nın güney ve güney batısında
Somalili deniz haydutlarının saldırıları ile anılıp gündeme geliyor.

Genelde petrol taşıyan tankerler Somali kıyılarına yakın ve Sokotra
Adası’nın Somali cephesinde seyrederlerse korsanlar için daha kolay av
oluyorlar, yok Aden Körfezi’nin Yemen sahillerine yakın seyretmeleri
halinde belki yol biraz uzayacak, yakıt masrafı artacak ama korsan
tehdidi de azalacaktır.

Bazı şirketler daha az yakıt harcamak veya güvenlik için para harcamak
istemediklerinden o riskleri göze alıyorlar.

Bölgede deniz haydutluğunu önlemek için Birleşik Görev Kuvveti
*(CTF*–*151*) var. Tarihler*Eylül 2017*’nin ilk haftası, sahada görevli
Türk fırkateyni T*.CG*.Giresun bir /*"imdat – yardım"*/çağrısı alıyor.
M/T Aegean Angel adlı Yunan bandıralı petrol tankerinde bir personel
yaralanmıştır, hızlı hareketlerle tankere yönelen Türk fırkateyni
helikopterle yaralıyı alıyor. Gemi doktoru ilk müdahaleyi yapıyor. Daha
sonra en yakın liman olan Salala (Umman’a) rota çevrilip hasta
bırakılıyor ve T.C.G Giresun tekrar görev bölgesine dönüyor.

Hint Okyanusu’nda Amerikan *5’ *inci Filosu, Hint Donanması, İngiliz,
Rus ve Fransız donanmaları kendi çaplarında etkilidir. Ama bugün itibarı
ile bu okyanus, deryanın ortalarında bulunan İngiliz adası Diego
Garcia’da üslenen Amerikan *5*’inci Filosu tarafından kontrol edilmektedir.


    *TÜRK**KALESİ LAKNOV*

Mahatma Gandi; /*"Hindistan bir anadır, onun iki çocuğu vardır,
bunlardan biri Hintliler diğeri ise Türklerdir"*/der. Ülke halen
dünyanın ikinci büyük bilim adamı ve mühendislik kadrolarına sahiptir.
Asya’nın kıta ülkesi büyük Hindistan’ı biz Türklere en iyi anlatan
eserlerden biri /*"Saraydan Sürgüne"*/dir.

*1**990*’lı yıllar, Tansu Çiller Başbakan, Kenize Murat’a Paris’te
elçilikte önce Türkiye’ye giriş vizesi verilmiyor, onun o günlerde
saygın yayın organları Le Monde’da ve daha önce ise Le Nouvel
Observateur’da köşe yazdığı: /*"Ben Türküm, Osmanlıyım."*/dediği
öğrenilince de kırmızı pasaport veriliyor. Hindistan’da Türk ve Müslüman
varlığını anlattığı eser yayınlandığında Fransa’da best seller (en çok
satan kitap) oluyor. Türkiye’de kitap yazabilirsiniz ama o ülkede yazıp
– en çok satanlar listesine kolay giremezsiniz. Orta Hindistan’da
İngilizlerin Türk kalesi dedikleri Laknov ve çevresi doyurucu şekilde
anlatılmış. Daha önce de değindiğim gibi,*THY*bu eski Türk diyarına hat
açmalıdır. Bir hesaba göre*180*, diğer bir hesaba göre*200*–*220 milyon
*Müslüman ve Türk’ün yaşadığı kıta ülkesinde biz, bilge yazar Kenize
Murat’ın kaleminden iyi anlatılmışız, derinliği olan iz bırakan bir eser.

Yeri gelmişken bahsetmekte bir beis yok; yazdığım, yayına hazır, yayıncı
bekleyen kitabımın sadece bir bölümünde: Avustralya’nın batısındaki
Perth limanından kalkıp bütün okyanusu güneyden kuzey batıya kat ederken
deryanın ortalarında Diego Garcia açıklarında vuku bulan bir deniz
kazasına Amerikan *5*’inci Filosu’ndan yapılan helikopterli yardımı
yazdım. Sonrasında Mogadişu’ya yapılan intikal seyri devam etti. Bize
helikopterle bırakılan yaralı*2 Filipinli*tayfanın hazin ölümü ve
sonrasında ise o seyir gene devam ederek son intikal limanı Marsilya
rotasına girdi. Yunanlı iyi denizci, dirayetli kaptan Dimitri’nin de
anlatıldığı eser, sahip çıkacak, yayınlayacak yayınevi bekliyor. Ancak
bu kitaplar yayıncıya fazla para getirmez.

Deniz bizim neyimize! Burası Norveç mi, İngiltere mi, İspanya mı? Para
getirmiyorsa, yazarı tanınmıyorsa niye basılsın. /*"Deniz kültürü"*/mü
dediniz, o da ne demek?

Biz açık deniz (okyanus) ülkesi değiliz, Akdeniz çanağı dışında yokuz.
Oralarda söz sahibi olmak için bize yakın bir ülke limanı veya deniz
üssümüz yok. Açık denizde harekat yapabilmek için uçak gemisi ve nükleer
denizaltıya ihtiyaç var. Bugün Hindistan Donanması dünyanın*10
büyük*donanması arasına giriyor. Gemilerinde kullandığı reaktörleri
(denizaltı) Rus teknolojisi ile donatıyor. Ancak kendisini çevreleyen bu
okyanusta bir*ABD**5*’inci Filosu kadar söz sahibi değil.


    *MOGADİŞU*’YA*BİR TÜRK DENİZ ÜSSÜ KURULMALI*


    Türkiye’nin*1554*’te Osmanlı’nın Kanuni dönemi ile başlayan ve kesik
    kesik de olsa devam eden bir Somali bağı var. Geçtiğimiz yıllarda
    *(2015*) başkent Mogadişu’ya*50 milyon *dolar harcayarak*400
    dönümlük*geniş bir araziye Türk Eğitim Üssü kurduk. Bu üssü kurarken
    Birleşmiş Milletler’ in *(BM*) onayını aldık.


    Girişim fevkalade iyi, çünkü*3 askeri*okul açılacak ve biz
    yetiştireceğiz. Onlar ilerde üst eğitimlerini de Türkiye’de yapacak.


    Afrika Boynuzu’da denilen Somali’nin bakir topraklarında biz gene
    olacağız, olmalıyız. Ülke yıllarca iç savaşla, radikal dini
    örgütlerin baskısı ile yoksullukla, dünyaya kapalı yaşadı. Burası
    Kızıl Deniz’in Hint Okyanusu’na açılan kapısı. Etiyopya, Kenya,
    Sudan ve Uganda’nın Afrika’dan okyanusa çıktığı Altın Boynuz.


    Bu kadar kıymetli, ancak radikal İslam örgütlerinin de tehdidinde
    olan Somali’nin sahil şeridinde kurulu Türk askeri üssüne ilave
    olarak Hint Okyanusu’na bakan birde Türk Deniz Üssü kurulmalı. Eğer
    böyle bir başarıya imza atabilirsek Türk denizciliği için, Türk
    Donanması için müthiş bir çıkış olacak.


    İşte o zaman Akdeniz dışında söz sahibi olduğumuzu yüksek tonda
    haykırmakta haklı olacağız. Katar’da bulunan üssümüzün ömrünün uzun
    olmadığını düşünüyorum. Gidip gezip görenler bilirler, Arap
    dünyasında halâ belirgin bir Türk aleyhtarlığı ve gene birkaç Arap
    ülkesinde de cılız, etkisiz bir Türk sempatizanlığı mevcut.


    *DÜNYAYI**TEKNESİ İLE DOLAŞAN 17*’İNCİ*TÜRK EKİBİ*

Dünyayı teknesi ile dolaşan*17*’nci Türk ekibi Prof.Dr.Selim Yalçın ile
çok yönlü yetenekli ve bilgi birikimli eşi Prof.Dr.Nadire Berker
Hanımefendi*20 Eylül 2017*’de R. Koç Müzesi’nde E.Amiral Cem Gürdeniz’
in *(KÜDENFOR*) ev sahipliğinde üç okyanusu (Büyük Okyanus, Atlas
Okyanusu ve Hint Okyanusu’ndaki) bilgilendirici anılarını paylaştılar.
Onları dinlerken içimden: /*"İşte ihtiyaç olan deniz kültürüne sahip
Türk aydını bunlar, ortamı ve mekânı oluşturduğun için sen de sağ ol Cem
Amiral."*/dedim.

Onların en zor seyir rotalarından biri Büyük Okyanus değildi, o zorluk
güney rotasında yaşandı./*"Keyif"*/in güzergahları (limanlar) ve deniz
yolculuğu Büyük Okyanus’tan sonra…Malezya – Hint Okyanusu’nda (Tayland,
Maldivler, Victoria/Şeyseller, Madagaskar, Güney Afrika Cumhuriyeti) ve
sancak alabanda ile Güney Atlantik ve kuzey rotası. Biz Hint
Okyanusu’nda yaşayıp, dile getirdikleri zorluklara dönersek; tatlı su
yapımı / temini, haberleşmede zorluklar, deniz ve hava durumunda yaşanan
sıkıntılar diğer dinleyicileri nasıl etkiledi bilmiyorum ama o bölgeyi
görmüş az çok bilen biri olarak beni sanki fırtınalarla baş başa bıraktı.

Biz o bölgede denizde yokuz. Ama olmalıyız.


    *EMEKLİLİK**BAZILARI İÇİN DAHA ZORDUR*

Günümüzde herhalde en zor mesleklerden biri psikologların işi olmalı. Ne
kadar haklılar bilmiyorum ama insanlar meslekleri, paraları ve
çevrelerine göre diğer kişileri değerlendiriyorlar. Doğruluk, bilgi,
sadakat gibi değerlere yer yok. Bazılarının egoları yüksek,
bazıları*BAS*sendromuna (Büyük adam sendromu) tutuluyor, psikologların
işi gerçekten zor.

Adam genel müdür, kuvvet komutanı veya bakan kendisine ulaşılamıyor.
Yazılıp çizilene emekli olacağını düşünmeden ilgisiz kalıyor veya büyük
adam ya – takmıyor!

Geçen ay (Ağustos*2017*’de) emsallerine hiç de uymayan uzun mu uzun bir
şekilde Ankara’da Barbaros’un koltuğunda oturan Bay –*28 R*. Bülent
Bostanoğlu emekli oldu. Allah yürü ya kulum, demişti.*2013*’te kuvvet
komutanı oldu. İktidar kendisinden memnundu, şartlar oluştu, olsun(!)*2
yıl*daha ve hatta mümkün olsa da bi*2 yıl*daha kalsa, yaptığı büyük
hizmetleri anlatsa, belki de anlatacaktı…

O giderken Kuvvet Komutanlığı geçicide olsa Or’luktan Kor’luğa indi.
Nasıl oldu, neye oldu, bazı mahfillerde anlatılmaya devam ediyor ve de
edecek. Etkin ne, burada senin dahlin var mı Bay*-28*?

Ağustos*2015*’te yazdığım /*"R.Bülent Bostanoğlu Dönemi –VI (Ve
Başarının Mükâfatı)"*/başlıklı uzun bir yazımdan bir iki alıntı
yapacağım. /*"…T.C.Bahriyesi 25’inci K.Komutanı R.Bülent Bostanoğlu
rüzgârları hep kıçüstü veya kıç omuzluklardan aldı. Sert rüzgârlar
eserken onun pruvası nete idi. Allah yürü ya kulum, dedi. Oraya layık mı
değil mi bunu zaman gösterecek. Bunca Bahriye subayı Silivri
zindanlarında cebelleşirken O’nun rotası üzerinde sıkıntı yoktu. Sorun
bakalım o insanlar kendisi için ne düşünüyorlar? Üstleri ile siyasi
iktidarla arası nasıldı? Görünen o ki -her şey süt liman! Astlarına
gelince "*/Ali kıran baş kesen!"…

Aradan bir yıl geçti geçmedi ben /*"bu yazı çok mu sert oldu"*/diye
düşünürken*SAT*Komando Ali Türkşen’in*20.07.2016*’da Oda Tv’de; /*"Şimdi
Üzülüyor musun Hulusi"*/başlıklı makalesinde zat-ı muhterem Bay*-28*’i
şöyle izah ediyordu: /*"Allah bin türlü belanı versin Bay Bostanoğlu -
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarihine komutasında en fazla hain, kalleş,
şerefsiz amiral barındıran komutan olarak geçecek Oramiral Bülent
Bostanoğlu, iki sene önce makamında yaptığımız konuşmada bugün her biri
kaçacak delik arayan itleri söylediğimde koskoca makamında kendi
sesinden ürkerek ve fısıltıyla: *//*"*/**Bana da çok fazla ihbar geliyor
ama delil olmadığı için hiçbir şey yapamıyorum,***/*"*/**/**/*/*dediğini
hatırladın mı? Elbette senin de Allah bin türlü belanı versin, artık
delil ihtiyacın kaldı mı Bay Bostanoğlu"*/

Bu yazının üzerinden de bir yıl geçti Bay *-28*şimdi emekli. Türkiye de
Hint Okyanusu’nda bir deniz üssü kurulması için dün ne yapıldı
bilmiyorum ama bugün veya yarın bir çalışma mutlaka başlatılmalı.
Bunları birilerine nasıl anlatacağız. Hani siz her şeyi iyi bilirsiniz,
pek dinlemez, kafa yorana da iyi gözle bakmazsınız ya. Psikologların işi
gerçekten zor, hele hele*BAS*sendromlu büyüklük sevdası güdenlerle. *29
Eylül 2017*Babür Hüseyin*ÖZBEK*

Not –Belgesel çekmek, özellikle denizde belgesel çekmek her baba yiğidin
harcı değildir. Bilgi, birikim, kararlılık, para ve zamanla uyum ister.
Şu anda dünyanın bilinen en büyük su altı araştırmacısı Jacques Yves
Cousteau’dur, biz ona kısaca Kaptan Cousteau diyoruz. *(1910-1997*)
Fransız Denizaltı Araştırma ve Çalışma Grubu’nu (Groupe d’Etudes
Recherches Sous – Marines) kurdu.*1950*’de eski bir mayın tarama gemisi
satın aldı. İsmini Calypso koydu. Adı*1956*’da Cannes Film Festivalinde
Sessizlik Dünyası (Le Monde du Silence) ile duyuldu. Sonraki yıllarda*3
okyanusta*,*17 denizde*ve iç sularda*129 belgesel*çekip insanlığa
bıraktı. Bu dev araştırmacının*42 metre*boyunda*8 metre*enindeki
yıpranmış, eski, altın değerindeki teknesinin bakım ve onarımı
gerekiyordu. Cousteau Vakfı elindeki değişik imkânlara rağmen Türkiye’yi
tercih etti. Sonra, sonrası kötü!*Nisan 2016 da*getirilen bu su altı
araştırma-bilim gemisi R/V.Calyso*13 Eylül 2017 de*Yalova’da Aykın
Tersanesinde*48 saat*içinde çıkan iki yangında yandı. Vakıf umulanın
üzerinde hoşgörülü davrandı, Bakım onarım tekrar başlayacak.

Ne derseniz deyin, nasıl izah ederseniz edin, ama sonuç denizciliğimiz
ve tersanelerimiz adına iyi bir puan getirmedi.

------------------------------------------------------------------------
 
------------------------------------------------------------------------
a45UyF587661-170929163727 Oraj Poyraz oraj.poy...@openmail.cc
2017/09/29  20:12 4  58  siyasetmeyd...@yahoogroups.com

 

Ben hicbir zaman degismedim.
Islami fikirler degismez.

Recep Tayyip Erdogan.
Basbakan olduktan sonra

Dunya baligin uzerindedir.
Balik basini sallayinca dunyada depremler olur.

Ibni Kesir, 2/29; 50/1

Asla kendinizden baska birine hareket alani birakmayin.

Joseph GOEBBELS
(Hitler in Propaganda Bakani)


Grup eposta komutlari ve adresleri      :       
Gruba mesaj gondermek icin      :       ozgur_gun...@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin    :       ozgur_gundem-subscr...@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin   :       ozgur_gundem-unsubscr...@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin     :       ozgur_gundem-ow...@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz   :       http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz     :
http://orajpoyraz.blogspot.com/


BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo





 

-- 
You received this message because you are subscribed to the Google Groups 
"Gugukluhayat" group.
To unsubscribe from this group and stop receiving emails from it, send an email 
to gugukluhayat+unsubscr...@googlegroups.com.
To post to this group, send email to gugukluhayat@googlegroups.com.
Visit this group at https://groups.google.com/group/gugukluhayat.
For more options, visit https://groups.google.com/d/optout.

Cevap