Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Can Kavaklıoğlu
Merhabalar,

> bu soyledikleriniz icin ben takimlasma (sanal kurumsallasma?)dan
> yanayim. yani gorev listesi , ozellikle sorumluluklarin
> isimlendirilmesi. bunun icin gonullu potansiyeli hisseden arkadaslarin
> ses vermesi guzel olabilir.

Takımlaşmanın (sanal kurumsallaşma) en zor kısmı organizasyon olsa
gerek. Bu sorunu çözmek için gerekirse, sourceforge kullanılabilir. Yada
ilk aşamada bir çekirdek grup, çalışmak isteyen insanlara görevler
verebilir. (Organizasyon sağlama konusunda başka bir sebeple benim
çalışmalarım olacak, eğer tamamlanırsa onları da size sunabilirim)

Ama eğer birşeyler yapılmak isteniyorsa, birilerine ne yapacağını
söyleyecek, genel gidişatı kontrol edecek bir gruba ihtiyaç var,
haftalık raporlar yayınlayıp, projeler oluşturup ve bunları takip etmek
için.

Çekirdek grup için de şöyle bir görevlendirme olabilir belki:

Proje önerileri toplayıcıları
Projeleri onaylama (gerçeklik, yapılabilirlik açısından) grubu
Projeleri adımlara bölüp, ilgililere dağıtma grubu
Genel organizasyon, iletişim görevlisi (haftalık raporlar için)


Bunlar şuanda ilk aklıma gelenler. Ancak bana öyle geliyor ki eğer
birşeyler yapmak istiyorsak, buna benzer bir grup kurmak gerçekten
gerekli. Bilemiyorum sizler neler düşünüyorsunuz?


> 2) t-gomlek ve benzeri konular: cok hevesli var mi bilemiyorum, ya da
> senlikte ne konusuldu. Ama Selcuk Bey'in uzayli temasi (evrensel isletim
> sistemi) + biraz Turki biseyler cok hos bir debian-tr logosu olabilir
> gibi gorunuyor. eger bu konuda bir sey yapilacak olursa ben seve seve
> katilirim.

Debian-tr' li t-gömlek (ilginç/güzel bir karşılık gerçekten) istiyorum!
Yani afedersiniz, olsa ne güzel olurdu demek istedim : )

> Ikincisi biraz zor gibi gorunse de, acaba Ubuntu'dan (ozgur yazilim
> temelli) dersler alip, debian-tr kendi ontanimli degerleriyle, masaustu
> amacli %100 Debian uyumlu, sanal bagimlilik paketleri, ya da daha guzeli
> bir kac guzel yukleme cd'si cikartabilir mi? Bu konunun piri Recai Bey
> gerci ama, sanirim en azindan deb paketi olusturmayi (ya da kurcalamayi)
> bilen bir cok arkadasimiz var listede. sadece bir fikir...

Bu konuda çalışmayı çok isterim. Eğer benden daha bilgili/deneyimli
ilgilenen arkadaşlarımız yoksa, bu işi yürütmek (organizasyon,
geliştime, takip etme) isterim.

> rahatsiz olan yoksa, liste daha kolay takip edilebiliyor.
> aslinda bu listenin (ya da bir listenin) kimsenin rahatsiz olmadigi, 
> herkesin rahatca fikir beyan edebildigi bir ortam olmasinda yarar var
> sanirim. 

Bence de e-posta listesi gerçekten ideal ortam.

> 
> herkese kolay gelsin,
> 
> sevgiler saygilar
> 

saygılar,

Can Kavaklıoğlu



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Çağatay Tengiz

Merhaba,




bu soyledikleriniz icin ben takimlasma (sanal kurumsallasma?)dan
yanayim. yani gorev listesi , ozellikle sorumluluklarin
isimlendirilmesi. bunun icin gonullu potansiyeli hisseden arkadaslarin
ses vermesi guzel olabilir.



Takımlaşmanın (sanal kurumsallaşma) en zor kısmı organizasyon olsa
gerek. Bu sorunu çözmek için gerekirse, sourceforge kullanılabilir. Yada
ilk aşamada bir çekirdek grup, çalışmak isteyen insanlara görevler
verebilir. (Organizasyon sağlama konusunda başka bir sebeple benim
çalışmalarım olacak, eğer tamamlanırsa onları da size sunabilirim)

Ama eğer birşeyler yapılmak isteniyorsa, birilerine ne yapacağını
söyleyecek, genel gidişatı kontrol edecek bir gruba ihtiyaç var,
haftalık raporlar yayınlayıp, projeler oluşturup ve bunları takip etmek
için.

Çekirdek grup için de şöyle bir görevlendirme olabilir belki:

Proje önerileri toplayıcıları
Projeleri onaylama (gerçeklik, yapılabilirlik açısından) grubu
Projeleri adımlara bölüp, ilgililere dağıtma grubu
Genel organizasyon, iletişim görevlisi (haftalık raporlar için)


Bence çok yerinde bir fikir. Takım / organizasyon olmadan dağıtık bir 
yapıda yaşamayı sürdürüz. Sonuçta da toplam çıktı beklediğimiz kadar 
olmaz gibi geliyor bana.



Debian-tr' li t-gömlek (ilginç/güzel bir karşılık gerçekten) istiyorum!
Yani afedersiniz, olsa ne güzel olurdu demek istedim : )

%100 Katılıyorum :)


Saygılar


--
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Can Kavaklıoğlu
Merhaba,

Bakınız iki kişi olduk bile ("yaşamayı sürdürüz" demişsiniz ordan
çıkardım) : )

Yani sonuçta (özellikle de grubun) mükemmel birşeyler çıkaracağız diye
bir hedef yok. İlk aşamada tek olay, "birşeyler ortaya çıkarmak". Böyle
bir grubun varlığı da "birşeyler ortaya çıkacak mı" sorusunun cevabını
bulmanın tek yolu gibime geliyor.

Diğer yandan da unutmamak gerek ki, özellikle Debian'ın geliştirilmesi
bu şekilde oluyor, yani gönüllülerin (en azından direk olarak) karşılık
beklemeden yaptıkları çalışmalarla... Gerçekçi olarak hiçbir karşılık
beklemeden olabileceğini söylemiyorum tabiki. İlla ki ya direk olmayan
bir kaşılık (burdaki tecrübe/tanınma ile başka işlerden kazanç 
sağlamak)
 yada maddi değil de manevi bir kazanç ("oh çok da güzel oldu bu
program, kimse daha iyisini yazamaz" şeklinde) bekleyecek herkes. Ancak
sorun bu değil, sorun alt yapıyı oluşturmak. Gerisi gelir gibime
geliyor. Gelmezse de ne sorun var diye gelmeyince konuşuruz.

İsterseniz ilgilenen arkadaşlar, bu konuya birer cevap atsınlar, bakalım
çekirdek grupta yer almak isteyen, çekirdek grubun etrafında çalışmak
isteyen kaç kişi var görelim.

İyi günler,

Can Kavaklıoğlu


> Merhaba,
> 
>>
>>> bu soyledikleriniz icin ben takimlasma (sanal kurumsallasma?)dan
>>> yanayim. yani gorev listesi , ozellikle sorumluluklarin
>>> isimlendirilmesi. bunun icin gonullu potansiyeli hisseden arkadaslarin
>>> ses vermesi guzel olabilir.
>>
>>
>>
>> Takımlaşmanın (sanal kurumsallaşma) en zor kısmı organizasyon olsa
>> gerek. Bu sorunu çözmek için gerekirse, sourceforge kullanılabilir. Yada
>> ilk aşamada bir çekirdek grup, çalışmak isteyen insanlara görevler
>> verebilir. (Organizasyon sağlama konusunda başka bir sebeple benim
>> çalışmalarım olacak, eğer tamamlanırsa onları da size sunabilirim)
>>
>> Ama eğer birşeyler yapılmak isteniyorsa, birilerine ne yapacağını
>> söyleyecek, genel gidişatı kontrol edecek bir gruba ihtiyaç var,
>> haftalık raporlar yayınlayıp, projeler oluşturup ve bunları takip etmek
>> için.
>>
>> Çekirdek grup için de şöyle bir görevlendirme olabilir belki:
>>
>> Proje önerileri toplayıcıları
>> Projeleri onaylama (gerçeklik, yapılabilirlik açısından) grubu
>> Projeleri adımlara bölüp, ilgililere dağıtma grubu
>> Genel organizasyon, iletişim görevlisi (haftalık raporlar için)
> 
> 
> Bence çok yerinde bir fikir. Takım / organizasyon olmadan dağıtık bir
> yapıda yaşamayı sürdürüz. Sonuçta da toplam çıktı beklediğimiz 
> kadar
> olmaz gibi geliyor bana.
> 
>> Debian-tr' li t-gömlek (ilginç/güzel bir karşılık gerçekten) 
>> istiyorum!
>> Yani afedersiniz, olsa ne güzel olurdu demek istedim : )
> 
> %100 Katılıyorum :)
> 
> 
> Saygılar
> 
> 



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Çağatay Tengiz
Merhaba şu ana kadar yazılanları izninizle bir toparlamak istiyorum. 
Aralara kendi yorumlarımı katacağım. Sürçülisan edersem veya 
atladıklarım olursa affola...


Proje / Çalışma Önerileri :
---

0. Yerelleştirme

1. Debian bazlı Debian-tr dağıtımı
Amaçlar : (bana göre)
- Debian'ın iç yapısını inceleyerek daha fazla bilgi birikimine sahip 
olmak ve belge oluşturmak

- Yerelleştirme çalışmalarının sonuçlarını gösteren vitrine sahip olmak
- Türk *bilgisayar* kullanıcıları arasında Debian'ın yaygınlaşmasını 
sağlamak.
- Şu ana kadar biriken *nasıl yapılır* belgelerinin vb. canlı örneğini 
oluşturmak.


2. T-Gömlek projesi
- Birliktelik ve aidiyat duygusunu geliştirmek
- "Gururla debian kullanıyorum"u cümle aleme göstermek :)

3. Belgelendirme projeleri
3.1 Karşılaştırmalar
3.2 Nasıllar
3.3 Debian-tr belgelendirme ekibi

4. Seminer projeleri

5. İl içi etkinlikler / buluşmalar

6. Debian-tr adres defteri

7. debian.org.tr adresinin alınması

8. tüm bu yukarıdaki işler için debain-tr takımının kurulması
Bence burada izleyeceğimiz yöntem orjinal debian yapılanmasına ve etik 
kurallarına benzemeli. Sonuçta elimizde çok güzel çalışan bir model var. 
Ama sanırım bu noktada debian organizasyonun iç yapısını benden çok daha 
iyi bilenleri söylecekleri önemli. (Örneğin Recai Bey)


9. debian-tr ekibi tarafından geliştirilecek yazılımlar vb. Bu 
ihtiyaçlarımız doğrultusunda ortaya çıkacak yazılmalar olabileceği gibi 
(örneğin debian-tr dağıtımında yapılandırma ile ilgili betikler vb) 
öneriler bazında da oluşabilir.


Bence en önemli madde 8. madde. 0. maddede zaten belli bir yapılanma ve 
işleyiş mevcut. Diğer maddelerin de hızla hayata geçirilebilmesi için 
organizasyonun şart olduğunu düşünüyorum. En azından okulda bana böyle 
öğrettiler.


Sevgi ve saygılarımla.

Çağatay Tengiz


--
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Selcuk Erdem

Can Kavaklıoğlu wrote:

Merhabalar,



bu soyledikleriniz icin ben takimlasma (sanal kurumsallasma?)dan
yanayim. yani gorev listesi , ozellikle sorumluluklarin
isimlendirilmesi. bunun icin gonullu potansiyeli hisseden arkadaslarin
ses vermesi guzel olabilir.


Ben son zamanlarda yeni internet kulturu uzerine cok dusunuyorum, 
ozellikle de fazlamesai.net gibi haber/blog sitelerine, bu sitenin 
yabanci akrabalarina, her turlu topluluk sitesine vs. dikkat ediyorum; 
vardigim sonuclardan birisi en ufak bir kurumsal yapisi olmadan bazi 
islerin cok guzel yuruyebildigi. Bu sitelerde bir moderasyon var 
mutlaka, ama isler biraz da dogal akisinda, kendiliginden gidiyor; 
etkisi de kurumlara gore daha iyi oluyor.(Ornegin insanlar gazeteler 
yerine bloglardan haber almayi daha inandirici, daha pratik, daha samimi 
bulmaya basladilar.)



Ama eğer birşeyler yapılmak isteniyorsa, birilerine ne yapacağını
söyleyecek, genel gidişatı kontrol edecek bir gruba ihtiyaç var,
haftalık raporlar yayınlayıp, projeler oluşturup ve bunları takip etmek
için.


Once bunlar gelir -birilerine ne yapacagini soyleyecek birisi, kontrol 
grubu, takim, rapor, proje, cekirdek grup- sonra da gorev dagilimi, uzun 
listeler, zamanlamalar, izinler, gereksiz yazismalar, muhur, imza, 
butce, makbuz, alternatif cekirdek grup, kavga ve gruptan ayrilanlar :) 
Yani demem o ki, dunya tarihi bunlarla doluydu, pek de bir halt 
yenilemedi bu binlerce yilda; simdi organizasyon hantalligina girmeden, 
eski usullere donmeden, hazir elimizde baska turlu bir kultur imkani 
varken biraz kendi haline biraksak isleri? Yani zaten hepimiz 
burokrasiden bezmis insanlar degil miyiz? Valla ben adsl faturami 
odemekten aciz bir insanim, o yuzden bana onay, proje, grup filan 
denildiginde biraz tuhaf oluyorum :)



Bir de calisiyorsa tamir etme diye bir laf vardir ya hani; biz senlikte 
sirf emaille yazisarak brosur, afis, cd ve hatta Debian yuklu bir 
makina temin ettik ki wallpaperina kadar ozeldi. Sitede de bir cok 
onemli belge var, zamanla da gelisecektir. Bunlar herhangi bir 
organizasyon semasi, projelendirme mantigi olmadan
kimse kimseyi belli bir goreve mecbur etmeden oldu. Bundan sonra da 
tshirt yapilir, bulusur sohbet ederiz, seminer verilir, ucandaire 
yapilir, icine sarge yuklenir vs... Bunlarin hepsi internet uzerinden 
daginik bir yapiyla halledilir -bence... Yani, birakin daginik kalsin, 
diyorum.


Yanlis anlasilmasin, bu heyecan cok harika, bunun kesinlikle dogru 
yonlendirilmesi lazim, ben sadece eski yontemlere donmeyelim diyorum. 
Benim genel fikrim internet aktivitesini arttırmak (seminerleri bile cok 
faydali bulmuyorum, gunumuz dunyasina pek uymuyor gibi), bilenlerin 
belge hazirlamasi, eksikleri tamamlamasi, ozellikle de yerellestirmeye 
katkida bulunulmasi, daha dogru olabilir diye dusunuyorum.


Sevgiler...

S:E


Çekirdek grup için de şöyle bir görevlendirme olabilir belki:

Proje önerileri toplayıcıları
Projeleri onaylama (gerçeklik, yapılabilirlik açısından) grubu
Projeleri adımlara bölüp, ilgililere dağıtma grubu
Genel organizasyon, iletişim görevlisi (haftalık raporlar için)


Bunlar şuanda ilk aklıma gelenler. Ancak bana öyle geliyor ki eğer
birşeyler yapmak istiyorsak, buna benzer bir grup kurmak gerçekten
gerekli. Bilemiyorum sizler neler düşünüyorsunuz?




2) t-gomlek ve benzeri konular: cok hevesli var mi bilemiyorum, ya da
senlikte ne konusuldu. Ama Selcuk Bey'in uzayli temasi (evrensel isletim
sistemi) + biraz Turki biseyler cok hos bir debian-tr logosu olabilir
gibi gorunuyor. eger bu konuda bir sey yapilacak olursa ben seve seve
katilirim.



Debian-tr' li t-gömlek (ilginç/güzel bir karşılık gerçekten) istiyorum!
Yani afedersiniz, olsa ne güzel olurdu demek istedim : )



Ikincisi biraz zor gibi gorunse de, acaba Ubuntu'dan (ozgur yazilim
temelli) dersler alip, debian-tr kendi ontanimli degerleriyle, masaustu
amacli %100 Debian uyumlu, sanal bagimlilik paketleri, ya da daha guzeli
bir kac guzel yukleme cd'si cikartabilir mi? Bu konunun piri Recai Bey
gerci ama, sanirim en azindan deb paketi olusturmayi (ya da kurcalamayi)
bilen bir cok arkadasimiz var listede. sadece bir fikir...



Bu konuda çalışmayı çok isterim. Eğer benden daha bilgili/deneyimli
ilgilenen arkadaşlarımız yoksa, bu işi yürütmek (organizasyon,
geliştime, takip etme) isterim.



rahatsiz olan yoksa, liste daha kolay takip edilebiliyor.
aslinda bu listenin (ya da bir listenin) kimsenin rahatsiz olmadigi, 
herkesin rahatca fikir beyan edebildigi bir ortam olmasinda yarar var
sanirim. 



Bence de e-posta listesi gerçekten ideal ortam.



herkese kolay gelsin,

sevgiler saygilar




saygılar,

Can Kavaklıoğlu






--
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Evren Banger
hersey icin elimden geldigince yardımcı olabilirim... bir yapılacaklar
listesi to-do list gibi bisi cıkartırsak herkesde ben bunu yapabilirim
felan dese iyi olur.. sitede neler yapabilirim veya nasıl yardımcı
olabilirim gibi bir link olabilir...On 5/30/05, Selcuk Erdem <[EMAIL PROTECTED]> wrote:
Can Kavaklıoğlu wrote:> Merhabalar,bu soyledikleriniz icin ben takimlasma (sanal kurumsallasma?)dan
>>yanayim. yani gorev listesi , ozellikle sorumluluklarin>>isimlendirilmesi. bunun icin gonullu potansiyeli hisseden arkadaslarin>>ses vermesi guzel olabilir.Ben son zamanlarda yeni internet kulturu uzerine cok dusunuyorum,
ozellikle de fazlamesai.net gibi haber/blog sitelerine, bu siteninyabanci akrabalarina, her turlu topluluk sitesine vs. dikkat ediyorum;vardigim sonuclardan birisi en ufak bir kurumsal yapisi olmadan bazi
islerin cok guzel yuruyebildigi. Bu sitelerde bir moderasyon varmutlaka, ama isler biraz da dogal akisinda, kendiliginden gidiyor;etkisi de kurumlara gore daha iyi oluyor.(Ornegin insanlar gazeteleryerine bloglardan haber almayi daha inandirici, daha pratik, daha samimi
bulmaya basladilar.)>>> Ama eğer birşeyler yapılmak isteniyorsa, birilerine ne yapacağını> söyleyecek, genel gidişatı kontrol edecek bir gruba ihtiyaç var,> haftalık raporlar yayınlayıp, projeler oluşturup ve bunları takip etmek
> için.Once bunlar gelir -birilerine ne yapacagini soyleyecek birisi, kontrolgrubu, takim, rapor, proje, cekirdek grup- sonra da gorev dagilimi, uzunlisteler, zamanlamalar, izinler, gereksiz yazismalar, muhur, imza,
butce, makbuz, alternatif cekirdek grup, kavga ve gruptan ayrilanlar :)Yani demem o ki, dunya tarihi bunlarla doluydu, pek de bir haltyenilemedi bu binlerce yilda; simdi organizasyon hantalligina girmeden,
eski usullere donmeden, hazir elimizde baska turlu bir kultur imkanivarken biraz kendi haline biraksak isleri? Yani zaten hepimizburokrasiden bezmis insanlar degil miyiz? Valla ben adsl faturamiodemekten aciz bir insanim, o yuzden bana onay, proje, grup filan
denildiginde biraz tuhaf oluyorum :)Bir de calisiyorsa tamir etme diye bir laf vardir ya hani; biz senliktesirf emaille yazisarak brosur, afis, cd ve hatta Debian yuklu birmakina temin ettik ki wallpaperina kadar ozeldi. Sitede de bir cok
onemli belge var, zamanla da gelisecektir. Bunlar herhangi birorganizasyon semasi, projelendirme mantigi olmadankimse kimseyi belli bir goreve mecbur etmeden oldu. Bundan sonra datshirt yapilir, bulusur sohbet ederiz, seminer verilir, ucandaire
yapilir, icine sarge yuklenir vs... Bunlarin hepsi internet uzerindendaginik bir yapiyla halledilir -bence... Yani, birakin daginik kalsin,diyorum.Yanlis anlasilmasin, bu heyecan cok harika, bunun kesinlikle dogru
yonlendirilmesi lazim, ben sadece eski yontemlere donmeyelim diyorum.Benim genel fikrim internet aktivitesini arttırmak (seminerleri bile cokfaydali bulmuyorum, gunumuz dunyasina pek uymuyor gibi), bilenlerin
belge hazirlamasi, eksikleri tamamlamasi, ozellikle de yerellestirmeyekatkida bulunulmasi, daha dogru olabilir diye dusunuyorum.Sevgiler...S:E> Çekirdek grup için de şöyle bir görevlendirme olabilir belki:
>> Proje önerileri toplayıcıları> Projeleri onaylama (gerçeklik, yapılabilirlik açısından) grubu> Projeleri adımlara bölüp, ilgililere dağıtma grubu> Genel organizasyon, iletişim görevlisi (haftalık raporlar için)
>>> Bunlar şuanda ilk aklıma gelenler. Ancak bana öyle geliyor ki eğer> birşeyler yapmak istiyorsak, buna benzer bir grup kurmak gerçekten> gerekli. Bilemiyorum sizler neler düşünüyorsunuz?
>2) t-gomlek ve benzeri konular: cok hevesli var mi bilemiyorum, ya da>>senlikte ne konusuldu. Ama Selcuk Bey'in uzayli temasi (evrensel isletim>>sistemi) + biraz Turki biseyler cok hos bir debian-tr logosu olabilir
>>gibi gorunuyor. eger bu konuda bir sey yapilacak olursa ben seve seve>>katilirim.>>> Debian-tr' li t-gömlek (ilginç/güzel bir karşılık gerçekten) istiyorum!> Yani afedersiniz, olsa ne güzel olurdu demek istedim : )
Ikincisi biraz zor gibi gorunse de, acaba Ubuntu'dan (ozgur yazilim>>temelli) dersler alip, debian-tr kendi ontanimli degerleriyle, masaustu>>amacli %100 Debian uyumlu, sanal bagimlilik paketleri, ya da daha guzeli
>>bir kac guzel yukleme cd'si cikartabilir mi? Bu konunun piri Recai Bey>>gerci ama, sanirim en azindan deb paketi olusturmayi (ya da kurcalamayi)>>bilen bir cok arkadasimiz var listede. sadece bir fikir...
>>> Bu konuda çalışmayı çok isterim. Eğer benden daha bilgili/deneyimli> ilgilenen arkadaşlarımız yoksa, bu işi yürütmek (organizasyon,> geliştime, takip etme) isterim.>>
>>rahatsiz olan yoksa, liste daha kolay takip edilebiliyor.>>aslinda bu listenin (ya da bir listenin) kimsenin rahatsiz olmadigi,>>herkesin rahatca fikir beyan edebildigi bir ortam olmasinda yarar var
>>sanirim.>>> Bence de e-posta listesi gerçekten ideal ortam.herkese kolay gelsin,sevgiler saygilar> saygılar,
>> Can Kavaklıoğlu>>>--To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]with a subject of "unsubscribe". Trouble? Conta

Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Alper KANAT

Bu konuyla ilgili ufak tefek birşeyler söylemek istiyorum..

1) Bence farklı bir dağıtımla yola çıkılmamalı.. Yani debian-tr gibi 
birşeye gerek yok.. Bunun yerine Pardus'un yaptığı gibi örneğin 
Debian'ın Türkçe'leştirme sorunları gibi şeylere odaklanabilir. Ya da 
Zemberek, GKSU, GTK Sözlük, Lale gibi yazılımların Debian'a dahil 
edilmesini sağlasak daha faydalı olur bence... Mesela bu programların 
paketleme görevini üstlenip depoya dahil etme çalışmaları çok hoş olur.. 
Ubuntu'ya kızıyoruz, debian-tr yapalım diyoruz.. ama ben de yanlış 
anlamış olabilirim söylediklerinizi.


2) Takımlaşma kişilere daha fazla yük bindirecektir ki burada birçok 
insan işine gücüne zar zor zaman ayırıp bir de Linux'la uğraşıyor... Bu 
nedenle bireysel çalışmalar bana da daha mantıklı geliyor..



begin:vcard
fn:Alper KANAT
n:KANAT;Alper
adr;quoted-printable:;;;Istanbul;;;T=C3=BCrkiye
email;internet:[EMAIL PROTECTED]
x-mozilla-html:TRUE
url:http://raptiye.org
version:2.1
end:vcard



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Bulent Murtezaoglu
> "SE" == Selcuk Erdem <[EMAIL PROTECTED]> writes:
[...]
SE> Ben son zamanlarda yeni internet kulturu uzerine cok
SE> dusunuyorum, ozellikle de fazlamesai.net gibi haber/blog
SE> sitelerine, bu sitenin yabanci akrabalarina, her turlu
SE> topluluk sitesine vs. dikkat ediyorum; vardigim sonuclardan
SE> birisi en ufak bir kurumsal yapisi olmadan bazi islerin cok
SE> guzel yuruyebildigi. 

Dogru.  Ekonomik faaliyette buyuk serbesti olmadigi icin bizim burada 
'basibosluk' 'olur mu oyle herkes istedigini yapsin?' 'tek merkezden 
planlanirsa daha iyi olur' filan gibi ruhumuza isleyen kaliplara ters
ornek ancak teller uzerinden karsimiza geliyor.  

[...]
SE> Once bunlar gelir -birilerine ne yapacagini soyleyecek birisi,
SE> kontrol grubu, takim, rapor, proje, cekirdek grup- sonra da
SE> gorev dagilimi, uzun listeler, zamanlamalar, izinler, gereksiz
SE> yazismalar, muhur, imza, butce, makbuz, alternatif cekirdek
SE> grup, kavga ve gruptan ayrilanlar :) Yani demem o ki, dunya
SE> tarihi bunlarla doluydu, pek de bir halt yenilemedi bu
SE> binlerce yilda; simdi organizasyon hantalligina girmeden, eski
SE> usullere donmeden, hazir elimizde baska turlu bir kultur
SE> imkani varken biraz kendi haline biraksak isleri? Yani zaten
SE> hepimiz burokrasiden bezmis insanlar degil miyiz?  [...]

Evet.  Tamamen katiliyorum.  Aklina tecrubesine hurmet ettigimiz (ki
bu herkes icin her durumda degisik insan da olabilir) insanlarin
soylediklerini dikkate almamiz her zaman mumkun.  Bunu zaten ister
istemez yapiyoruz, bunun uzerine genel _yazili_ prensip ve asgari
teknik altyapi disinda herhangi bir kisitlama ve/veya hiyerarsi
gerekmiyor bence de.  Bunlarin ikisi de zaten var.

Kaldi ki isler gonullu ve insanlarin zaman zaman birseyler yaptiklari
simdiki halden kurullu baskanli bilmemneli hale gelirse 'dernek' denen
kanunla tanimli seye yaklasmis oluyoruz (ve devlet mecbur edebilir), 
onun burokrasisisi cekilir birsey degil.  


SE> Bir de calisiyorsa tamir etme diye bir laf vardir ya hani; biz
SE> senlikte sirf emaille yazisarak brosur, afis, cd ve hatta
SE> Debian yuklu bir makina temin ettik ki wallpaperina kadar
SE> ozeldi. Sitede de bir cok onemli belge var, zamanla da
SE> gelisecektir. Bunlar herhangi bir organizasyon semasi,
SE> projelendirme mantigi olmadan kimse kimseyi belli bir goreve
SE> mecbur etmeden oldu. Bundan sonra da tshirt yapilir, bulusur
SE> sohbet ederiz, seminer verilir, ucandaire yapilir, icine sarge
SE> yuklenir vs... Bunlarin hepsi internet uzerinden daginik bir
SE> yapiyla halledilir -bence... Yani, birakin daginik kalsin,
SE> diyorum.

Katiliyorum.

SE> Benim genel fikrim internet aktivitesini
SE> arttırmak (seminerleri bile cok faydali bulmuyorum, gunumuz
SE> dunyasina pek uymuyor gibi), bilenlerin belge hazirlamasi,
SE> eksikleri tamamlamasi, ozellikle de yerellestirmeye katkida
SE> bulunulmasi, daha dogru olabilir diye dusunuyorum. [...]

Bence de.  Sayisal ortamda yapilan kaybolmuyor, yarin obur gun fiziksel 
olarak seminer vs.'ye gitme imkani olmayan ve olmayacak insanlar da bir 
cift tel vasitasiyla birikmis bilgiye ulasabiliyorlar.  Sosyal faaliyet 
insanlarin hosuna gidebilen, bazen de yuz-yuze oldugu icin verimli olan 
birsey ama asil kalici fayda belki 2-3 sene sonra yazari artik baska 
islerle ilgilenirken teller uzerinden Kars'taki cocugun ufkunu 
genisletmeye yardim edecek sayisal icerikde bence. 

elinize/agziniza saglik,

BM




-- 
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Can Kavaklıoğlu
Merhabalar

Dediklerinizi anlıyorum, böyle düşünmekte haklısınız. Ancak bana öyle
geliyor ki, bu sizin sanatçı yönünüzden gelen düşünceler : ) Duruma
programcı gözüyle bakınca (bilemiyorum sizin bu alanda da 
çalışmalarınız
oldu mu var mı? Ukalalık yapmak istemem) sanki biraz daha organize olmak
lazımmış gibi geliyor.

Şimdi o zaman bu iki görüşü birleştiren şöyle bir öneride bulunayım.
Yeni gelişmelerle birlikte "özgür" şekilde atılan adımlar, gönüllü
gelişmeler gerçekten çok değerli ve şu an bu konuşmayı yapmamızın tek
sebebi. Bunu asla göz ardı edemeyiz. Ancak daha anlamlı gelişmelere imza
atabilmemiz için böyle bir organizasyona ihtiyacımız olacaktır. Neden?

Bir örnekle başlayayım. Biliyor muydunuz, Debian'ın bir başkanı var.

http://www.debian.org/doc/manuals/project-history/ch-leaders.en.html

Bir grup insan, gelişimi takip ediyorlar, bir yerde durmasını
sağlıyorlar, hesaplarını idare ediyorlar. Sayıca onlardan çok daha fazla
olduğunu tahmin ettiğim geliştirici grubu da herkes kendi çapında belli
bir amaç peşinde belli bir şekilde birşeyler üretiyorlar.

Belki de buradaki anahtar kelime "yönlendirme". Bu "çekirdek" grubun
gelişmeyi yönlendirdiğini sanmıyorum. Bu özgürlüğü kısıtlardı.

Ayrıca geliştiricilerin nasıl çalıştıklarını da kendilerini
belirlediğini unutmamak lazım.

Diğer yandan "debian geliştiricisi" olup bir [EMAIL PROTECTED] eposta
sahibi olmak için de herkesin belli bir işlemden geçmesi gerekiyor.

Demek isteyip de diyemediğim şu ki, Star Wars' daki senato gibi bir
oluşuma gerek yok ama en azından bir Jedi meclisine gerek var : ) Çünkü
en azından gelişmenin kaydını tutmak için, arayan, ihtiyacı olan
insanlara bu gelişmeyi sunmak için bir gruba ihtiyaç var. Zaten
debian'ın yaptığı da bu, bir sürü geliştircinin sunduğu programları,
.deb formatında bir pakete koyup, .deb paketlerini de bir cd ye koyup
adına "debian gnu/linux dağıtımı" demek. Yani bir yerde "debian"
dediğimiz oluşum sadece bir "meclis".

Not. buradan ortaya çıkan bir nokta da debian.org ardresindeki bir çok
değerli yazının ince ince okunması gerektiği (benim de okumam lazım...).
Özellikle:
http://www.debian.org/social_contract
http://www.debian.org/intro/free
http://www.debian.org/intro/about
http://www.debian.org/misc/
http://www.debian.org/doc/FAQ/
http://www.debian.org/intro/why_debian


Bu kadar örnekten sonra öneriye geleyim:

Internet aktivitesini artırmak gerçekten çok önemli bir nokta, çünkü
sizinde belirttiğiniz gibi geliştirme bu şekilde gerçekten çok daha
verimli bir hal alıyor. İnsanlar birkaç geliştirmeyi birden, kendi
istedikleri yönlerde, kendi istedikleri şekillerde yapabiliyorlar. Diğer
yandan da işe gitme gelme arasındaki (maddi manevi) vakit kaybı
yaşanmıyor. Seminerlere "buluşma", "eğlenme", yeni insanlara ulaşmak
amaçlı kullanmak dediğiniz gibi daha doğru olacaktır.

> bilenlerin belge hazirlamasi, eksikleri tamamlamasi, ozellikle de
>yerellestirmeye katkida bulunulmasi, daha dogru olabilir diye >dusunuyorum.

İşte kritik nokta burası. Eğer eksikleri tamamlama ve yerelleştirme
alanlarını kendimize hedef olarak seçersek onlardan başka çok daha
önemli bir noktadan (geliştirme) uzak kalmış olabiliriz. Tabiki pratikte
böyle bir sınır yok, böyle diyoruz diye böyle olacak demek değil, yeri
gelince insanlar tabiki geliştirme yapacaklardır. Ancak demek istediğim
kendimize hedef belirleme noktasında bence biraz daha cüretkar gerekirse
ukala davranmalıyız gibi geliyor.

Mesela demeliyiz ki, debian-tr altında, tamamen Türkçe ve şu şu amaçlara
hizmet edecek bir alt dağıtım oluşturmak istiyoruz. İşte bunu dediğimiz
zaman da işleri gözetecek bir grubun gereği ortaya çıkıyor. İllaki yön
belirleyici, illaki brokrasi yaratacak, bir oluşum olması gerekmiyor.
Sonuçta herşey bizim elimizde.

Bana öyle geliyor ki bahsettiğim grubu, sunduğunuz değerli
fikirlerinizle daha dinamik bir hale sokmak, ve o şekilde devam etmek
mümkün olacaktır. Mesela şöyle:

Proje önerileri toplayıcıları
Projeleri onaylama (gerçeklik, yapılabilirlik açısından) grubu
Projeleri adımlara bölüp, ilgililere dağıtma grubu
Genel organizasyon, iletişim görevlisi (haftalık raporlar için)

değil de

Proje önerileri toplayıcıları
Projeleri onaylama (gerçeklik, yapılabilirlik açısından) grubu*
İletişim görevlisi (haftalık raporlar için)

*Böyle bir filtreleme olmadan, aynı paketleri ayıklamak, kötü niyetli,
başarısız paketleri elemek gibi önemli işlemler yapılamaz. Bu işlemler
de gerekli olacaktır sanırım.

Bu şekilde eğer çekirdek grup içerisinde birisi yeni bir paket olmasını
istiyorsa, ya kendi yazacaktır, yada yazacak birilerini bulacaktır, grup
aktiviteleri dışında. Daha sonra standart şekilde bu paket onaylanacaktır.

Aslında bunun için debian'ın organizasyonuna biraz daha detaylı
bakabiliriz. Yada iyi bilen varsa bize burada anlatır, öğreniriz.

Paket (teknoloji) geliştirme işleminde olduğu gibi grubun geliştirmesi
ve ilerde düzeltilmesi de "özgür" şekilde olursa çok güzel şeyler ortaya
çıkar gibime geliyor.

Değerli fikirlerinizi bekliyorum*.

*gizli 

Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Emre Kadıoğlu



Hocam sana okulda öğretilen ile bizim aramızda ufak bir fark var. Okulda 
bunu söylerlerken insanların çalışmak istemediği, gönülsüzce sadece 
maddi çıkar gereği işlerini yaptıkları varsayıldığından insanların 
tembellik etmesini engellemek amacıyla böyle organizasyonlar ve şemalar 
ortaya çıkmıştır. Debian-tr.org da kimsenin herhangi bir çıkarı olmadığı 
gibi insanlar kendi istekleri ile sadece fayda sağlamayı amaçlayarak 
çalışmaktalar. Bu yüzden böyle bir organizasyona gerek yok diye 
düşünüyorum. Hatta bir şeyleri de değiştirmeyecek herşey şu an nasıl 
işliyorsa o zaman da öyle işleyecek. Sonuçta buradaki insanlar 
gönüllüler. Maddi çıkar beklemiyorlar ve bu işi zorunluluktan yapmıyorlar.


Debian-tr.org da yatay bir hiyerarşi mevcut. Bir lider yok hedef ve 
amaçlar var isteyenler bu hedeflere ulaşmaya istediği gibi katkıda 
bulunuyor. Dikey bir hiyerarşi ye dayanan organizasyon yapısının grupta 
çatışmalara, gerginliklere sebep olup verimliliği düşüreceğini 
düşünüyorum. Ve şu an bu listede yakalanan atmosferin bozulacağını 
düşünüyorum.  Dikkat ederseniz son 1 yıldır debian-tr.org da çıkan 
tartışmalarda bile hep debian'ın daha iyi olması hedeflenerek insanlar 
tartışıyorlar, karşıt fikirler olsada insanlar bunları dile getiriyorlar 
ve hiç bir şekilde gerginlik yaşanmadan tartışmalar saygılı bir şekilde 
gerçekleşiyor. Dikey hiyerarşiye dayanan bir yapı olursa bunun 
bozulacağı kanısındayım.  Yapılması gereken bazı şeyler olunca insanlar 
fikirlerini listeye gönderirler, tartışılır gönüllü olanlar kendi 
aralarında bu işi gerçekleştirirler. Sonra listeye bildirirler. Bunun 
için bir organizasyona gerek olmadığını düşünüyorum.


Çağatay Tengiz yazmış:



Bence en önemli madde 8. madde. 0. maddede zaten belli bir yapılanma 
ve işleyiş mevcut. Diğer maddelerin de hızla hayata geçirilebilmesi 
için organizasyonun şart olduğunu düşünüyorum. En azından okulda bana 
böyle öğrettiler.


Sevgi ve saygılarımla.

Çağatay Tengiz





--
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Çağatay Tengiz
Kast sistemi kuralım, sulta yaratalım demedim. Organize olalım dedim. 
Mümkünse de bu organizasyona gönüllü kişiler yön versin, mentatlık 
yapsın kast ettiğim buydu. Anahtar kelime : *Takım çalışması*.


Sanırım yanlış anlaşıldım ya da daha doğrusu size derdimi tam anlatamadım.

Neyse bu noktadan itibaren bu konu ile ilgili yorum yapmayı kesiyorum 
çünkü verilen cevabın üslubu benim alışkın olduğum iletişim saygısının 
altında kalıyor.


Saygılarımla

Çağatay Tengiz


Emre Kadıoğlu yazmış:



Hocam sana okulda öğretilen ile bizim aramızda ufak bir fark var. 

--
M. Çağatay Tengiz
www.tengiz.net



--
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Can Kavaklıoğlu
Alper KANAT wrote:
> Bu konuyla ilgili ufak tefek birşeyler söylemek istiyorum..
> 
> 1) Bence farklı bir dağıtımla yola çıkılmamalı.. Yani debian-tr gibi
> birşeye gerek yok.. Bunun yerine Pardus'un yaptığı gibi örneğin
> Debian'ın Türkçe'leştirme sorunları gibi şeylere odaklanabilir. Ya da
> Zemberek, GKSU, GTK Sözlük, Lale gibi yazılımların Debian'a dahil
> edilmesini sağlasak daha faydalı olur bence... Mesela bu programların
> paketleme görevini üstlenip depoya dahil etme çalışmaları çok hoş olur..
> Ubuntu'ya kızıyoruz, debian-tr yapalım diyoruz.. ama ben de yanlış
> anlamış olabilirim söylediklerinizi.

Burada (en azından benim aklımda olan) asla Ubuntu modeli değildi. Zaten
Ubuntu, debian-tr gibi bir grupla erişebileceğimizden uzak bir yerde
olsa gerek.

Aslında dediğiniz gayet güzel. Belki de sadece bir paket çalışması ile
güzel bir çalışma yapabiliriz. Zira debian sistemindeki elemanları bir
paket aracılığı ile de Türkçe hale getirebilmeliyiz. Mesela listeye
dahil olduğum kısa süre içerisinde birden fazla kere gördüğüm, yazı tipi
sorunları için bir debian-tr paketi oluşturabiliriz. Paketin içinde yazı
tipleri, bunun yanında dediğiniz gibi, Zemberek vs.. gibi paketleri de
ekleyebiliriz (yada "virtual package" yapabiliyoruz galiba). Ancak
buradaki sorun şöyle. Mesela sistemde openoffice yüklü ise, bildiğim
kadarıyla onu Türkçe yapmak için bir yama yok. Openoffice' in Türkçe
sürümünü yüklemek gerekiyor(?). Bu tip sorunlar ele alınarak, paketleri
yan yana koyup bir cd mi yapmak, yoksa sadece bir paket ile hallolur mu
diye düşünebiliriz.

Umarım (en azından kendi) aklımdakileri daha açık anlatabilmişimdir.
Tabiki özel programlar içeren bir dağıtım oluşturamayız (ne vaktimiz,
-en azından şuanda benim için- ne bilgimiz yeter). Benim düşündüğüm (ve
çoğu kişinin aklında olduğunu tahmin ettiğim) debian' ı alıp olabildiği
kadar Türkçe bir hale getirmek ve bu oluşturduğumuzu bir .iso haline
getirmek.

> 2) Takımlaşma kişilere daha fazla yük bindirecektir ki burada birçok
> insan işine gücüne zar zor zaman ayırıp bir de Linux'la uğraşıyor... Bu
> nedenle bireysel çalışmalar bana da daha mantıklı geliyor..

Aslında haklısınız. Ancak şöyle bir durum var. (samimi olarak) Bence bu
konularda önce biraz gerçekçi ve açık sözlü olarak, herkesin niyetini
isteğini açıklaması lazım. Benim fikrimce, bir insan bu işten hiçbir
çıkarım yok diyorsa, ya birşeyler gizliyor, yada bu konu üzerinde
yeterince düşünmemiş demektir. Çünkü "insanlar" hiçbirşeyi kendine bir
getirisi olmadan yapmaz. Neden yapsın ki, bu sadece "insanlar" için
değil, doğa için geçerli bir durum.

Bana öyle geliyor ki "çıkar" kelimesi zalimce kullanıldığı gibi,
samimiyet için de kullanılabilir. Çünkü insanlar sadece samimi oldukları
insanların çıkarlarını bilirler. "Çıkarları saklamak" ticaretten
türemiş, daha çok kazanç sağlamak için yapılan bir çeşit oyun olsa
gerek. Bu yüzden, bence, her başarılı ve verimli olacak girişimden önce,
konu ne olursa olsun, samimi olmak adına, herkes enine boyuna düşünüp,
önce ortaya çıkarlarını koymalıdır.


Bu uzun girişten sonra, ben düşünüyorum ki, en azından yukarda
bahsettiğim gibi bir "alt-dağıtım" oluşturmak için, "güzel birşeyler
yapmak" yada/vede "ismini duyurmak" "çıkarı" için en azından işi görecek
kadar insanlar ve zaman ortaya çıkacaktır gibime geliyor.

Belirtilmesi gereken önemli bir nokta da, (en azından benim
düşündüklerimde) grubun bir iş gücü olmaması. Grubun tek varlığının
sebebi işlerin takibini sürdürecek sisteme bakıcılık etmeleri. Bunun
dışındaki "geliştirme şekilleri", ister kişisel, ister grup şeklinde,
diğer geliştiricilerin isteğine bırakılacak bir konu. (bildiğim
kadarıyla zaten debian da bu şekilde çalışıyor)

iyi günler,
Can Kavaklıoğlu



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Emre Kadıoğlu
Hocam bende bir işletmeci mantığıyla böyle bir yapıda organizasyona 
gerek yok diye düşünüyorum.
Alt-dağıtım önerinizi dışarda tutarak cevaplayacağım çünkü eğer böyle 
bir proje gerçekleşirse o zaman iş çok farklılaşıyor.(projeye katılan 
insanlara bir iş zaman bölümü yapılması, gelişmelerin diğer insanlara 
haber verilmesi vs vsvs) Öncelikle bizim bir yönlendirme grubuna 
ihtiyacımız yok çünkü bir ekip tarafından yönetilen bir projenin tr deki 
kullanıcılarıyız ve bu felsefe ve projeye inandığımız için, çevremize 
yaymaya destek olmaya çalışıyoruz. Kısaca hedefler ve amaçlar belli 
yönlendirmeye gerek olacak bir durum yok. Ki bir yönlendirme olacak ise 
de bunlar listede tartışılarak doğal bir şekilde şekilleniyor ve sonunda 
çoğu insan tarafından benimseniyor. Yani birilerinin çıkıp bu budur 
demesine gerek yok. Mesela Serdar Bey, Recai Bey, Murat Bey, Enver 
Bey. Kısaca listemizin ve tr'nin debian gurularının bu güne kadar 
yaptıkları işlerde biri tarafından yönlendirildiğini düşünmüyorum. 
Tamamen kendi istekleri ile kendi eksik gördüklerini kapatmaya çalışmışlar.


Bir önceki mailimde de belirttiğim gibi debian-tr de bir dikey 
yapılanmaya hiç gerek yok. Sadece belli işler için gönüllü insanlara 
ihtiyaç duyulanabilir. Mesela yerelleştirme çalışmalarının durumların 
listeye geçecek ve siteye geçecek. Eksik kalan çevirileri sitede 
yayınlayacak bunları takip edecek gönüllü biri. Bunun için de bir 
yapılanmaya gerek yok biri çıkar ben bu işi yaparım der olur.


Debian-tr debian dan biraz daha farklı bir yapıya ve oluşuma sahip. Yani 
debian.org da X.org'un kullanılıp kullanılmayacağına karar verilmesi 
gerek. Sarge'ın ne zaman stabil olduğuna karar verilmesi gerek. Bu tip 
belirli kararların alınacağı yerlerde bahsettiğiniz gibi deneyimli ve 
bilgili insanlardan bir meclis konsey kurulması gerekli fakat debian-tr 
de bu tarz kararlar yok. O yüzden konsey-meclis gibi bir takımın 
oluşması sadece insanları biraz böler gibi düşünüyorum. Çünkü bu liste 
üyeleri arasında bir statü farkı yaratacaktır ve şu an yakalanan gönüllü 
ortamı bozacaktır. Kavgalar, gruptan çıkmalar, çatışmalar vs. vs. bir 
sürü gereksiz ve çirkin şeyi de beraberinde getirecektir. Yanlış 
anlamayın, bunları kötü niyetle söylemiyorum. Demek istediğim hepimiz 
insanız, hepimizin egoları ve tatmin duyguları var, dikey bir yapı 
kurulursa lider konumundaki kişi *ne kadar alçak gönüllü olursa olsun* 
debian-tr yi bir ölçüde sahiplenecektir. İnsan doğası böyle, statü 
farkının olduğu yerde eşitlik mutlaka bozulur ve çatışmaya yol açar. 

Bir işletmeci mantığıyla da benim görüşüm ;) debian-tr yapısı altında 
dikey bir organizasyona gerek olmadığı sadece bu çatı altında projeler 
gerçekleştirilecekse, projelerin kendi içlerinde bir yapılanma 
yapılabilir. Mesela yerelleştirme çalışmalarında kendi içlerinde bir 
organizasyon yapılabilir, t-shirt işinde kendi içinde bir organizasyon 
yapılabilir ama debian-tr altında dikey bir organizasyon olursa burada 
yakalanan atmosferin bozulacağını düşünüyorum,


İyi geceler,

Can Kavaklıoğlu yazmış:


Merhabalar

Dediklerinizi anlıyorum, böyle düşünmekte haklısınız. Ancak bana öyle
geliyor ki, bu sizin sanatçı yönünüzden gelen düşünceler : ) Duruma
programcı gözüyle bakınca (bilemiyorum sizin bu alanda da çalışmalarınız
oldu mu var mı? Ukalalık yapmak istemem) sanki biraz daha organize olmak
lazımmış gibi geliyor.

Şimdi o zaman bu iki görüşü birleştiren şöyle bir öneride bulunayım.
Yeni gelişmelerle birlikte "özgür" şekilde atılan adımlar, gönüllü
gelişmeler gerçekten çok değerli ve şu an bu konuşmayı yapmamızın tek
sebebi. Bunu asla göz ardı edemeyiz. Ancak daha anlamlı gelişmelere imza
atabilmemiz için böyle bir organizasyona ihtiyacımız olacaktır. Neden?

Bir örnekle başlayayım. Biliyor muydunuz, Debian'ın bir başkanı var.

http://www.debian.org/doc/manuals/project-history/ch-leaders.en.html

Bir grup insan, gelişimi takip ediyorlar, bir yerde durmasını
sağlıyorlar, hesaplarını idare ediyorlar. Sayıca onlardan çok daha fazla
olduğunu tahmin ettiğim geliştirici grubu da herkes kendi çapında belli
bir amaç peşinde belli bir şekilde birşeyler üretiyorlar.

Belki de buradaki anahtar kelime "yönlendirme". Bu "çekirdek" grubun
gelişmeyi yönlendirdiğini sanmıyorum. Bu özgürlüğü kısıtlardı.

Ayrıca geliştiricilerin nasıl çalıştıklarını da kendilerini
belirlediğini unutmamak lazım.

Diğer yandan "debian geliştiricisi" olup bir [EMAIL PROTECTED] eposta
sahibi olmak için de herkesin belli bir işlemden geçmesi gerekiyor.

Demek isteyip de diyemediğim şu ki, Star Wars' daki senato gibi bir
oluşuma gerek yok ama en azından bir Jedi meclisine gerek var : ) Çünkü
en azından gelişmenin kaydını tutmak için, arayan, ihtiyacı olan
insanlara bu gelişmeyi sunmak için bir gruba ihtiyaç var. Zaten
debian'ın yaptığı da bu, bir sürü geliştircinin sunduğu programları,
.deb formatında bir pakete koyup, .deb paketlerini de bir cd ye koyup
adına "debian gnu/linux dağıtımı" demek. Yani bir yerde "debian"
dediğimiz oluşum sadece

Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Selcuk Erdem

Can Kavaklıoğlu wrote:

Merhabalar


Merhaba :)


Dediklerinizi anlıyorum, böyle düşünmekte haklısınız. Ancak bana öyle
geliyor ki, bu sizin sanatçı yönünüzden gelen düşünceler : )


Hayır, öyle degil.



İşte kritik nokta burası. Eğer eksikleri tamamlama ve yerelleştirme
alanlarını kendimize hedef olarak seçersek onlardan başka çok daha
önemli bir noktadan (geliştirme) uzak kalmış olabiliriz.




Mesela demeliyiz ki, debian-tr altında, tamamen Türkçe ve şu şu amaçlara
hizmet edecek bir alt dağıtım oluşturmak istiyoruz. 



Dağıtım? Şimdi birden dagıtıma nasıl atladık :) Bu konu benim bilgimin 
tamamen dışında, ustadlar dururken haddime de degil ama neden farklı bir 
dağitim yapmak istediğinizi anlayamadım? Zaten önemli ilerleme kaydetmiş 
bir yerelleştirme grubu var, ben Debian kurulumu yaparken çok az 
İngilizce görüyorum, sonrası da diğer yerelleştirme ekiplerinin -mesela 
gnome, mesela mozilla.org.tr- elinde. Bu düşündüğünüz dağıtımda 
Debian'da olmayan ne olacak? Benim önceki mailde söylediklerim Debian'ı 
ve genel olarak özgür yazılımı tanıtmak, benim gibi yeni başlayanların 
ulaşabileceği belgeleri artırmak, Debian'ın da rahat kullanıldığını 
gösteren örnekler yaratmak vs...



>
> Demek isteyip de diyemediğim şu ki, Star Wars' daki senato gibi bir
> oluşuma gerek yok ama en azından bir Jedi meclisine gerek var : )

Allah sonumuzu benzetmesin :)

S:E


--
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Murat Demirten
Bu konuda çok özet olarak ben de düşüncelerimi genel hatlarıyla ifade 
etmek istiyorum


- Yeni bir dağıtım
Yeni bir dağıtım oluşturma fikri, heyecan verici gelebilir. Yeni bir 
dağıtım oluşturma süreci, gerçekten

bir çok arkadaşımıza yeni deneyimler de kazandırır.

Ancak, ihtiyaçlardan yola çıkmayan hiç bir çözüm, kabul görmeyecektir. 
Şu an yeni bir yerel Debian dağıtımına
gerçekte neden ihtiyacımız olduğu konusunda benim bir fikrim yok. Bir 
gün gelir de, burada yapmayı planladığımız
bir iyileştirmeyi, Debian projesi içinde kalarak yapamaz duruma gelirsek 
ve bunların sayısı ciddi bir değere ulaşırsa,
o zaman yeni bir dağıtım fikri mantıklı olmaya başlayabilir (ben o zaman 
dahi olumsuz oy kullanacağım muhtemelen :)


Dağıtım, çok zahmetli ve süreklilik gerektiren bir iş, gerçekten zor ve 
açıkçası benim gözüm korkuyor böyle bir işten.
Bugüne kadar yerel ve uluslararası onlarca başarısızlık örneği mevcut, 
onların neden başarısız olduğunu iyi analiz

etmek gerek.

- Projenin gidişatı
Bu konuda gelen mailler gerçekten güzeldi. Birilerinin insiyatif sahibi 
olduğu, kişilere bağlı projeler, çoğunluğumuzun
içinde olmak isteyeceği projeler değil. Buna gerek de yok zaten, bir iş 
yapılırken, işin daha çok kısmına el atanların
kendiliğinden bir saygınlık elde edeceği açıktır. Bunun ötesinde bir 
yapılanmaya ihtiyaç gözükmüyor. Dernek vb. gibi
resmi bir yapılanmaya dönüşmek gibi bir zorunluluk oluşursa, onu ayrıca 
tartışırız.


Burada bir not düşmek istiyorum, 2004 mart ayında, Ian Murdock burada 
verdiği konferansta güzel bir şey söylemişti:
"Projenin başlangıç zamanlarında, bazı kararların hızlıca alınması 
gerekiyordu ve son kararı hep ben veriyordum" dedi.
Sonra açıklamaya devam etti, "evet, son olarak kararı veren ben 
oluyordum ama, verdiğim karar çoğu zaman

başlangıçta benim önerdiğim olmuyordu!!"

Debian-tr için, bu kısıtlar geçerli değil, almamız gereken acil kararlar 
yok. Olsa dahi, herkesin üzerinde uzlaştığı Recai
hoca gibi bir kozumuz var :) Dolayısıyla, hiç işin bu taraflarını dert 
etmeden, yaptığımız işten keyif almaya ve bir

şeyler üretmeye bakalım.

- ve bir haber
debian.org.tr alan adını, LKD tescil etmek üzere. Sitenin yönetimi 
Debian-Tr'de olacak. debian.org.tr altında neler yapılması gerektiğine 
de ilerde burada hep birlikte karar veririz.


selamlar,

Selcuk Erdem yazmış:


Can Kavaklıoğlu wrote:


Merhabalar



Merhaba :)



Dediklerinizi anlıyorum, böyle düşünmekte haklısınız. Ancak bana öyle
geliyor ki, bu sizin sanatçı yönünüzden gelen düşünceler : )



Hayır, öyle degil.



İşte kritik nokta burası. Eğer eksikleri tamamlama ve yerelleştirme
alanlarını kendimize hedef olarak seçersek onlardan başka çok daha
önemli bir noktadan (geliştirme) uzak kalmış olabiliriz.





Mesela demeliyiz ki, debian-tr altında, tamamen Türkçe ve şu şu amaçlara
hizmet edecek bir alt dağıtım oluşturmak istiyoruz.



Dağıtım? Şimdi birden dagıtıma nasıl atladık :) Bu konu benim bilgimin 
tamamen dışında, ustadlar dururken haddime de degil ama neden farklı 
bir dağitim yapmak istediğinizi anlayamadım? Zaten önemli ilerleme 
kaydetmiş bir yerelleştirme grubu var, ben Debian kurulumu yaparken 
çok az İngilizce görüyorum, sonrası da diğer yerelleştirme ekiplerinin 
-mesela gnome, mesela mozilla.org.tr- elinde. Bu düşündüğünüz 
dağıtımda Debian'da olmayan ne olacak? Benim önceki mailde 
söylediklerim Debian'ı ve genel olarak özgür yazılımı tanıtmak, benim 
gibi yeni başlayanların ulaşabileceği belgeleri artırmak, Debian'ın da 
rahat kullanıldığını gösteren örnekler yaratmak vs...



>
> Demek isteyip de diyemediğim şu ki, Star Wars' daki senato gibi bir
> oluşuma gerek yok ama en azından bir Jedi meclisine gerek var : )

Allah sonumuzu benzetmesin :)

S:E





--
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Emre Kadıoğlu

Eğer üslubtan rahatsız olduysanız özür dilerim hiç bir kötü niyet ile
bir şey yazmadım. Ben sadece bize okullarda öğretilen organizasyon
yapılarının burda gereksiz olduğunu düşündüğüm için yazdım. Ayrıca
görüşlerinize saygım olduğu ve fikirlerinizi değerli bulduğum için
sizinle tartışmak üzere bir önceki postayı göndermiştim. Hiç bir şekilde
size saygısızlık etmedim. Tamamen yanlış anlamışsınız.Ayrıca,
kendi yazdığıma şöyle bir daha bakınca, yanlış anlamaya son
derece müsait duruyor özür dilerim.

Ben orda sizin de benim gibi işletme eğitimi aldığınızı varsayarak, okullarda öğretilen bu 
teorik bilgilerin bazen sadece zarar getirdiğini söylemek istemiş ve o yaklaşımları eleştirmek 
için yazmıştım. Ama gerçekten dediğiniz gibi tam bir kıraathane üslubuyla olmuş, kusura bakmayın.


Çağatay Tengiz yazmış:

Kast sistemi kuralım, sulta yaratalım demedim. Organize olalım dedim. 
Mümkünse de bu organizasyona gönüllü kişiler yön versin, mentatlık 
yapsın kast ettiğim buydu. Anahtar kelime : *Takım çalışması*.


Sanırım yanlış anlaşıldım ya da daha doğrusu size derdimi tam 
anlatamadım.


Neyse bu noktadan itibaren bu konu ile ilgili yorum yapmayı kesiyorum 
çünkü verilen cevabın üslubu benim alışkın olduğum iletişim saygısının 
altında kalıyor.


Saygılarımla

Çağatay Tengiz


Emre Kadıoğlu yazmış:




Hocam sana okulda öğretilen ile bizim aramızda ufak bir fark var. 






--
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Çağatay Tengiz

Emre Bey,

Size açık yürekliliğinizden ve zaman ayırıp da yazdığınız cevaptan 
dolayı teşekkür ederim.


Sizin gibi serinkanlılığını koruyan insanlar çoğaldıkça (ki sanırım ben 
o sınıfa çoğunlukla girmiyorum) insanların iletişimi ve hayatı 
kolaylaşacak.


Sevgi ve saygılarımla
Çağatay Tengiz


--
M. Çağatay Tengiz
www.tengiz.net



--
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Alphan Bayazit
Merhaba,

On Mon, 2005-05-30 at 23:04 +0300, Murat Demirten wrote:
> Bu konuda çok özet olarak ben de düşüncelerimi genel hatlarıyla ifade 
> etmek istiyorum
> 
> - Yeni bir dağıtım
> Yeni bir dağıtım oluşturma fikri, heyecan verici gelebilir. Yeni bir 
> dağıtım oluşturma süreci, gerçekten
> bir çok arkadaşımıza yeni deneyimler de kazandırır.
> 
> Ancak, ihtiyaçlardan yola çıkmayan hiç bir çözüm, kabul
> görmeyecektir. 
> Şu an yeni bir yerel Debian dağıtımına
> gerçekte neden ihtiyacımız olduğu konusunda benim bir fikrim yok. 

bence debian'dan başka bir dağıtıma ihtiyaç varsa bile altından kalkmak
oldukça zor olur. benim fikir olarak ortaya attığım kavramın arkasında
yatan ihtiyaç şu:

bırakın Debian'ı, linux'ten bi-haber Türk kullanıcılarının bir Debian
yükleme cd'sini bilgisayara takıp başlattığında, bir iki evet ile,
karşısına anladığı kolay kurduğu masaüstü ortamının çıkması Türk
kullanıcı sayısında çok ciddi bir artış sağlayacaktır.

örneğin: openoffice-tr paketlerinin kurulu olduğu, zemberek'in kurulu ve
entegre olduğu, mplayer'in Türkçe fontlarının çalıştığı, alsa ve dmix'in
kurulu ve kullanıcı seviyesinde (muhtemelen skel dizini sayesinde)
ayarlı olduğu bir masaüstü.
tamamen Debian.

bunun için ilk aklıma gelen debian-tr tavsiye programlar listesi,
sanal bir deb paketi (ya da task), seçili programlara bağımlı.

bu bütün ayarları yapamayacağı için, ya da başka paketlerin işine
karışması hoş olmayabileceği için, zaten daha kullanıcı dostu olan
yükleme cd'si önerisini ortaya attım.

En basidinden ön tanımlı dili Türkçe olan d-i net-install tabanlı bir
yükleme cd'si bile işe yarar gibi görünüyor bana.

> Bir 
> gün gelir de, burada yapmayı planladığımız
> bir iyileştirmeyi, Debian projesi içinde kalarak yapamaz duruma
> gelirsek 
> ve bunların sayısı ciddi bir değere ulaşırsa,
> o zaman yeni bir dağıtım fikri mantıklı olmaya başlayabilir (ben o
> zaman 
> dahi olumsuz oy kullanacağım muhtemelen :)

Bence Debian dışına çıkılmaması gerekir. çıkılacaksa da bunun merkezi
debian-tr olmamalı.

İyi çalışmalar,
-- 
-alphan
http://www.bayazit.net/alphan/



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Azer Demir

merhaba,

alt dağıtım önerisinin en önemli amacı, sorunsuz bir yerelleştirmeye 
sahip bir dağıtıma sahip olmaksa, burada alt dağıtım bana bir ihtiyaç 
gibi gözükmüyor. debian'ın birçok dile sunduğu destek belli bir 
olgunlukta zaten, bilmiyorum belki böyle bir ihtiyaç geçmiş zamanlarda 
daha çok hissedilebilirdi belki ama şu anda böyle bir ihtiyaç benim 
bakış açımdan gözükmüyor.


selçuk erdem'in bahsettiği internet kültürünü, yani kimsenin tek başına 
sahiplenmeden herkesin kendisini ait hissettiği, hür iradesiyle orada 
olduğu, gönüllü çalışma yaptığı bu tip ortamları keşke yaşamın içinde 
daha çok görebilsek. iş yapmak önemli ama işi yapma tarzı da önemli. 
böyle bir tarz olacaksa bile nasıl belirlenir, muhtemelen "debian 
türkiye şu şekilde işler, şu şöyle olur,vs." gibi kararlar çıkmaz, ki 
debian türkiye'nin böyle kararlar çıkaracak bir kimliği de yok, gerçi 
"sistematik işleyiş olsun" diyen arkadaşlar da bunu demiyor ve 
görüşlerini açıklıyor. Bu durumda, etkinliğini debian-tr.org sitesi, 
debian-user-turkish@lists.debian.org e-posta listesi üzerinden daha çok 
sanal alemde devam ettiren debian türkiye kullanıcıları, bu etkinliği 
farklı görüşlerde görüş birliğine varılmadıkça internet üzerinden 
gönüllülük temelinde devam ettirecek gibi görünüyor.


çalışma olarak debian-tr.org'u daha etkin kullanabiliriz. bilen 
arkadaşlar döküman yazarlar, diğer arkadaşlar da günlük hayatta 
debian'la ilgili keşfettikleri yeni şeyleri, başına gelen soruları vs. 
blog'larına yazabilirler. böylece siteyi ziyaret eden yeni debian 
kullanıcısı adaylarına, dökümanlardan başka bu blog'lar da yardımcı 
olabilir. kabul etmeliyim ki ben de debian-tr'deki blog'uma çok şey 
yazmadım, ama yakında daha çok yazmayı planlıyorum.


görüşmek üzere.

Can Kavaklıoğlu yazmış:


Alper KANAT wrote:
 


Bu konuyla ilgili ufak tefek birşeyler söylemek istiyorum..

1) Bence farklı bir dağıtımla yola çıkılmamalı.. Yani debian-tr gibi
birşeye gerek yok.. Bunun yerine Pardus'un yaptığı gibi örneğin
Debian'ın Türkçe'leştirme sorunları gibi şeylere odaklanabilir. Ya da
Zemberek, GKSU, GTK Sözlük, Lale gibi yazılımların Debian'a dahil
edilmesini sağlasak daha faydalı olur bence... Mesela bu programların
paketleme görevini üstlenip depoya dahil etme çalışmaları çok hoş olur..
Ubuntu'ya kızıyoruz, debian-tr yapalım diyoruz.. ama ben de yanlış
anlamış olabilirim söylediklerinizi.
   



Burada (en azından benim aklımda olan) asla Ubuntu modeli değildi. Zaten
Ubuntu, debian-tr gibi bir grupla erişebileceğimizden uzak bir yerde
olsa gerek.

Aslında dediğiniz gayet güzel. Belki de sadece bir paket çalışması ile
güzel bir çalışma yapabiliriz. Zira debian sistemindeki elemanları bir
paket aracılığı ile de Türkçe hale getirebilmeliyiz. Mesela listeye
dahil olduğum kısa süre içerisinde birden fazla kere gördüğüm, yazı tipi
sorunları için bir debian-tr paketi oluşturabiliriz. Paketin içinde yazı
tipleri, bunun yanında dediğiniz gibi, Zemberek vs.. gibi paketleri de
ekleyebiliriz (yada "virtual package" yapabiliyoruz galiba). Ancak
buradaki sorun şöyle. Mesela sistemde openoffice yüklü ise, bildiğim
kadarıyla onu Türkçe yapmak için bir yama yok. Openoffice' in Türkçe
sürümünü yüklemek gerekiyor(?). Bu tip sorunlar ele alınarak, paketleri
yan yana koyup bir cd mi yapmak, yoksa sadece bir paket ile hallolur mu
diye düşünebiliriz.

Umarım (en azından kendi) aklımdakileri daha açık anlatabilmişimdir.
Tabiki özel programlar içeren bir dağıtım oluşturamayız (ne vaktimiz,
-en azından şuanda benim için- ne bilgimiz yeter). Benim düşündüğüm (ve
çoğu kişinin aklında olduğunu tahmin ettiğim) debian' ı alıp olabildiği
kadar Türkçe bir hale getirmek ve bu oluşturduğumuzu bir .iso haline
getirmek.

 


2) Takımlaşma kişilere daha fazla yük bindirecektir ki burada birçok
insan işine gücüne zar zor zaman ayırıp bir de Linux'la uğraşıyor... Bu
nedenle bireysel çalışmalar bana da daha mantıklı geliyor..
   



Aslında haklısınız. Ancak şöyle bir durum var. (samimi olarak) Bence bu
konularda önce biraz gerçekçi ve açık sözlü olarak, herkesin niyetini
isteğini açıklaması lazım. Benim fikrimce, bir insan bu işten hiçbir
çıkarım yok diyorsa, ya birşeyler gizliyor, yada bu konu üzerinde
yeterince düşünmemiş demektir. Çünkü "insanlar" hiçbirşeyi kendine bir
getirisi olmadan yapmaz. Neden yapsın ki, bu sadece "insanlar" için
değil, doğa için geçerli bir durum.

Bana öyle geliyor ki "çıkar" kelimesi zalimce kullanıldığı gibi,
samimiyet için de kullanılabilir. Çünkü insanlar sadece samimi oldukları
insanların çıkarlarını bilirler. "Çıkarları saklamak" ticaretten
türemiş, daha çok kazanç sağlamak için yapılan bir çeşit oyun olsa
gerek. Bu yüzden, bence, her başarılı ve verimli olacak girişimden önce,
konu ne olursa olsun, samimi olmak adına, herkes enine boyuna düşünüp,
önce ortaya çıkarlarını koymalıdır.


Bu uzun girişten sonra, ben düşünüyorum ki, en azından yukarda
bahsettiğim gibi bir "alt-dağıtım" oluşturmak için, "güzel birşeyler
yapmak" yada/vede "ismini duyurmak" "çıkarı"

Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Recai Oktas
Merhaba,

Yogunluktan ancak yazmaya firsat bulabildim, bayagi mesaj birikmis :-)

Ayrintili olarak yazilabilecek cok husus var, ama soyleyeceklerimin
genel catisini Selcuk bey ve (umarim hitabimi uygun gorur) Bulent abi
gayet fasih ifade etmisler, onlara ekleyecek cok bir soz de bulamiyorum
dogrusu.  Savruk haldeki bazi dusuncelerimi yazayim.  Bu fikirlerde
cok duzen aranmamasini rica ederim.

Bu mesaj zincirine de kismen konu olan cemaatlesmelerde yaklasimim cok
basit.  Cemaatler ne kadar cok cesitli olursa o kadar guzel.  Simdi bu
lafin yanina Internet'i de koyarsak Can Kozanoglu'nun kitabina kadar
ilerler is, girmeyeyim :-)  Ben bu cesitlilikten cok ayri bir haz
aliyorum.  Ozgur Yazilim, GNU/Linux, Debian anahtar kelimeleri etrafinda
birseyler yapmak icin resmi bir orgutlenmenin, lider(ler)in, acikca
belgelenmis kurallarin sart olmadigi konusunda mutabik kaliriz umarim
(dikkatli yazmaya calisiyorum, lutfen bu cumle tersinden okunmasin;
cesitlilikten haz alan bir kisi nicin ola ki resmi orgutlu bir
yapilanmalari bu cesitliligin disinda dusunsun).

Endise su galiba, bu karmasadan (!) duzgun bir sey cikar mi?  Cikar mi
bir yana ben "cikti" diyorum :-)  Turkce bir Debian portali cikti, stand
cikti, yeni arkadaslar cikti, ve butun bunlar cok dogal bir sekilde
gelisti.

Iletisimin agirlikli olarak Internet uzerinden yurudugu yapilanmalari
_etkili_ hale getiren bazi mekanizmalar var.  Dinleyenler bilirler Ian
Murdock bunu "Enabling Technology" (ET) olarak adlandiriyor, Turkcesini
sonra buluruz.  Bu Debian'in modelidir.  Simdi bir organizasyon dusunun;
lideri var, teknik komitesi falan var.  Ornek alalim diye soylemiyorum,
snoblugun zaman zaman ayyuka ciktigi, sert tartismalarin eksik olmadigi
bir -devel listesi de mevcut.  Inceleyen gormustur, Debian'da liderligin
guclu bir makam oldugunu soylemek de mumkun degil.

Ama ne oluyor?  Bu organizasyon yuruyor, butun olumsuzluklara ragmen.
Cunku onceden rijit sekilde planlanmayan, yillar icinde (hatta biraz da
derme catma olarak) gelistirilen ve iyilestirilen basit ve pratik bir
alt yapisi var, "ET" dedigimiz sey yani.  Biraz daha acayim burayi.
Hasbelkader kucuk birkac paketten sorumluyum.  Orada burada su tartisma
olmus ne gam!  Debian'da hayat devam ediyor.  Paket guncellemek icin
birkac makamdan/kisiden muhurlu onay almam gerekmiyor.  Falanca paketin
hatalarini raporlamak veya duzeltmek icin karmasik ve burokratik bir
surec de gerekmiyor (ama cok renkli bir rituel gerekiyor, o ayri).
"Yeni bir kurulum programi gelistiriliyor, suna yardim edeyim" dedigimde
biraz kod kurcalamak ve _BTS_ uzerinden ufaktan katkilar da bulunmak
yetiyor.  Neredeyse kendi kendine isleyen bir yapi...

Bu yapinin da sorunlari var, ama teknik maharet ve uyumlu karakterinizle
tebaruz etmisseniz (belki yillar gerekir) Debian'in sorunlarina en alt
basamaklarda kucuk katkilarla baslayan cozum bulma iradeniz alt yapida
degisiklik oneren buyuk katkilarla (umarim bu topluluktan da boylesi
ozel kisiler cikar) devam edebilir; ve emin olun istatistiksel olarak bu
insan pazarinda karsilasmanizin kesin ve mukadder oldugu /yanlis/
insanlara ragmen sozunu ettigim bu gelisim her zaman mumkundur.

Debian-tr'ye donecek olursak...  Selcuk beyin ifade ettigi (ve benim de
paylastigim) "birakalim daginik (!) kalsin" yaklasimindan, sanildigi
gibi, kaos cikmaz.  Bu liste bir gelistirici listesi degil, ama sadece
sorularin cevaplandigi bir kullanici listesi de degil.  ET boyle bir
olcekte de mumkun.  Mesela soyle bir sey projeye gonullu bir arkadas var
mi aramizda?  Surekli listeyi dinleyen, muhtemelen soru ve cevabin
belirli bir etiketleme (markup) bicemiyle yazilmasi sartiyla bu iletiyi
alip otomatik olarak bir SSS veritabanina ekleyen bir eposta botu :-)
Bu bir espri tabii, anlatmaya calistigim konu icin abartili bir ornek.

Burada bir yapilacaklar listesi cikarmama da gerek yok.  Gun gelir
icimizden bir arkadas der ki "bakin cemaat, ET dediniz, soyle bir sistem
hazirladim, buyurun deneyelim", biz de alir, hep beraber deneriz.  Yani
sunu anlatmaya calisiyorum, isler boyle yuruyor.  Vakti, istegi ve fikri
de olan bir arkadas cikiyor.  Sessiz sedasiz, fikirlerinin pratik ve
calisan bir ornegini sunuyor, boyle ufak ufak entropi duzenleniyor.
Debian-tr portali icin katki yapmayi kolaylastiran ve kaliteyi daha da
arttiran boyle bir sistem tasarlanabilir mesela (eski popularitesi
olmamakla birlikte TLDP'de dusunulen tarzda bir sistem mesela).

Bu konularin disinda ne var?  Mesela yerellestirme konusu.  Ondan ayri
bir bahis cikar.  Su kadarini soyleyeyim hemen.  Tecrubelerimin isiginda
soyluyorum, katkicilar icin katki kalitesini de arttiran bir alt yapi
olusturulmadikca bu konuya gozu kapali girmeyi dogru bulmuyorum ben.
Boyle bir alt yapiyi -l10n-turkish'de denedik, ama (bazi yonlerini
begenmekle beraber) yanlis yaptigimiz yerler de oldu.  Turkce konusan
anlayan son kullanicinin Ingilizce Turkcesine ihtiyaci yok; kaliteli,
Turkce'nin salikasina uygun cevirilere ihtiyaci var.  Bu konu bugunden
yarina da olmuyor tab

Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Bulent Sener
Merhaba,
Bu fikrinizi çok tuttum :). Hatta vizontele repliği ile ...benim de aklıma 
gelmişti. 
Öyle sanıyorum ki lisans sorunları sebebiyle böyle bir dağıtım oluşturulamıyor. 
Belki
bir geçiş dönemi çözümü olarak, bir sanal paket ile usb, mplayer, firefox, 
java, flash
vb. programlara bağımlılık oluşturulursa sorunun çok büyük bir kısmı 
çözülecektir. 
Hatta belki küçük bir betikle bunu netten yükleyebilecek bir çözüm bulunabilir.
Kullanıcı normal debian kurulumunu yaptıktan sonra bu betiği çalıştıracak ve çok
kullanılan ama debian kurulumunda yüklenmemiş programlar netten çekilip 
yüklenecek. 

Bu hafta sınavlarım olduğundan zaman ayıramam ama haftaya bunu başka kimse henüz
yapmamışsa bunu yapmayı deneyebilirim.

Saygılarımla,
Bülent ŞENER

-- Original Message ---
From: Alphan Bayazit <[EMAIL PROTECTED]>
To: debian-user-turkish@lists.debian.org
Sent: Mon, 30 May 2005 19:01:21 -0400
Subject: Re: debian-tr hakkinda

> Merhaba,
> bence debian'dan başka bir dağıtıma ihtiyaç varsa bile altından kalkmak
> oldukça zor olur. benim fikir olarak ortaya attığım kavramın arkasında
> yatan ihtiyaç şu:
> 
> bırakın Debian'ı, linux'ten bi-haber Türk kullanıcılarının bir Debian
> yükleme cd'sini bilgisayara takıp başlattığında, bir iki evet ile,
> karşısına anladığı kolay kurduğu masaüstü ortamının çıkması Türk
> kullanıcı sayısında çok ciddi bir artış sağlayacaktır.
> 
> örneğin: openoffice-tr paketlerinin kurulu olduğu, zemberek'in kurulu ve
> entegre olduğu, mplayer'in Türkçe fontlarının çalıştığı, alsa ve dmix'in
> kurulu ve kullanıcı seviyesinde (muhtemelen skel dizini sayesinde)
> ayarlı olduğu bir masaüstü.
> tamamen Debian.
> 
> bunun için ilk aklıma gelen debian-tr tavsiye programlar listesi,
> sanal bir deb paketi (ya da task), seçili programlara bağımlı.
> 
> bu bütün ayarları yapamayacağı için, ya da başka paketlerin işine
> karışması hoş olmayabileceği için, zaten daha kullanıcı dostu olan
> yükleme cd'si önerisini ortaya attım.
> 
> En basidinden ön tanımlı dili Türkçe olan d-i net-install tabanlı bir
> yükleme cd'si bile işe yarar gibi görünüyor bana.

> İyi çalışmalar,
> -- 
> -alphan
> http://www.bayazit.net/alphan/
--- End of Original Message ---


-- 
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-30 Thread Muhlis OZTURK
Arkadaslar merhaba,

Ben konuya alakasiz bir sekilde girecegim. Dagitim olayini yuzlerce
insan denedi, yuzlerce insan cikardi, kac tanesini hatirliyorsunuz kac
tanesi kaldi, kac tanesi tarihin tozlu sayfalarina gomuldu. Altyapiyi
anlamak icin belki cok guzel ama zaten var, buna ihtiyac oldugu
konusunda suphelerim var, eger uretilen bir sey bir ihtiyaci
karsilamiyorsa dogrudan tozlu sayfalara gidiyor. Basit bir ornek
vereyim, zamaninda VB'de bir programi unattended (turkcesi nedir?)
kuran basit bi arayuz yazdim, ve eski sirketim bunu 2001 senesinden
beri kullaniyor, 18 bin musterisi ve 3000 bayisinde. Atla deve degil
ama ise yariyor. Ustlerindeki is yukunun buyuk bir kismini aldi,
herkes "hala" mutlu mesut.

Benim nacizane kanaatim soyle, daha cok buyuk sistemleri yoneten
insanlar ile kafa kafaya verip (sizlerin bir cogunun oyle oldugunu
saniyorum) yapilan bir cok isi daha basit hale getirecek, ve kontrol
arttirici onlemler paketi seklinde, sistem yoneticilerinin ellerine
kullanabilecekleri tool'lar vermek, ustune "bir debian turk urunudur"
tadinda bir ibare yerlestirmek bence cok daha guzel olur, 3 ay sonra
unutulacak bir dagitim yapmaktan, cunku buradaki bir cok kisi sys
admin veya benzeri.

Ben linux ustunde hala bazi seylerin eksikligini cekiyorum, ornek,
Neandertal Teknoloji sistemlerinde olan trust olayi, hala Sun'in
zamaninda ciziktirdigi NIS ustunde calisiyoruz (bok atmak icin degil),
mesela ben hala dort tane server'i tek bir NIS ustunde birlestirmek ve
user yaratma isleri icin script kullanmak gibi seyler yapiyorum
(beceriksizim biraz, evet...), halbuki oturup begenmesekte Windoze
uyumlu trust modelli bir sey yapsak fena mi olur ? Tek bir paket
mesela, kuruyosun, direk butun sunucular icin user bir yerde
yaratilinca replike oluyor felan, filan (dogru duzgun bir sekilde), ve
hatta sys user'larin hepsi veritabaninda (postgresql gibi gibi).
Sadece karsi taraftaki sunucunun adini ve bilinen bir shared secret
kullaniyorsun, sistemler master olmadan birbirlerine guven iliskisi
kuruyorlar, bence bu konuda, ozellikle cok dagitik sistemler konusunda
super olur.

Bir de soyle bir olay var, onumuzdeki 5-6 sene icerisinde yavas yavas
desktoplarda linux kullanimindan soz etmeye baslayacagiz, cunku halen
kullanimi mikisoft ile karsilastirildiginda oldukca zor, biz bilen
insanlar bile bazen zorlanabiliyoruz, ms'de hesap makinasinda basamak
silmeyi bilmeyen insanlar icin imkansiz otesi. Bu isler onlar icin
daha kolaylastiginda bu sefer istemciler icin merkezi yonetim kavrami
ortaya cikacak, ve tek bir sunucudan, telnet, ssh gibi text bazli
seylere girmeden sistem icerisinde bulunan istemcilere belli kurallari
ve belli yazilimlari otomatik yuklemek isteyecegiz, bu tur seylerin
basitlesecegi, gui ile tek klik haline gelmesi gereken yazilimlar
gerekecek.

Kisacasi daha dagitik ama daha merkezi yonetim icin, belki benim
bilincsizligimden, belki beceriksizligimden, yanlis dusunuyorumdur ama
hala elimizdeki urunun bir cok eksiginin oldugunu, ve gidilmesi
gereken cok yol oldugunu zannediyorum.

Bu konuda yapacagimiz, atacagimiz adimlarin "debian turk" adini
duyuracagini ummaktayim.

Bir de "kardesim ben mikisoft'a karsiyim" lafini anlamiyorum, bunu
soyleyen insan hangi gezegende yasiyor acaba diye dusunuyorum,
yatsinamaz bir gercek var, adamlar piyasanin buyuk bir kismini
zamaninda bir cok insanin dusunup beceremedigi seyleri becererek ele
gecirmisler ve birakmiyorlar, kolesi olmak dogru degil, ama birlikte
yasamayi becerebilmek gerek. MS uyumlu olmak bence GPL/GNU veya Debian
Linux'a ihanet degil, cunku gecis kolaylasir, ve "bu apayri ocu bir
sistem" kavrami ortadan kalkar, "bunda da var" demek ne guzel bir
rahatlatici faktordur karar verici makamda tahmin edemezsiniz.

Kisacasi (6 paragraf yaz sonra kisacasi de, hayret bisi), t-shirt
felan yapalim, fantezi olur, ama bu tur seyleri de yapalim, bu
bosluklari dolduralim, bos durmayalim, hareket edelim derim.

saygi sevgi linux.



On 5/31/05, Recai Oktas <[EMAIL PROTECTED]> wrote:
> Merhaba,
> 
> Yogunluktan ancak yazmaya firsat bulabildim, bayagi mesaj birikmis :-)
> 
> Ayrintili olarak yazilabilecek cok husus var, ama soyleyeceklerimin
> genel catisini Selcuk bey ve (umarim hitabimi uygun gorur) Bulent abi
> gayet fasih ifade etmisler, onlara ekleyecek cok bir soz de bulamiyorum
> dogrusu.  Savruk haldeki bazi dusuncelerimi yazayim.  Bu fikirlerde
> cok duzen aranmamasini rica ederim.
> 
> Bu mesaj zincirine de kismen konu olan cemaatlesmelerde yaklasimim cok
> basit.  Cemaatler ne kadar cok cesitli olursa o kadar guzel.  Simdi bu
> lafin yanina Internet'i de koyarsak Can Kozanoglu'nun kitabina kadar
> ilerler is, girmeyeyim :-)  Ben bu cesitlilikten cok ayri bir haz
> aliyorum.  Ozgur Yazilim, GNU/Linux, Debian anahtar kelimeleri etrafinda
> birseyler yapmak icin resmi bir orgutlenmenin, lider(ler)in, acikca
> belgelenmis kurallarin sart olmadigi konusunda mutabik kaliriz umarim
> (dikkatli yazmaya calisiyorum, lutfen bu cumle tersinden okunmasin;
> cesitlilikten haz 

Re: debian-tr hakkinda

2005-05-31 Thread Recai Oktas
Merhaba,

* Can Kavaklıoğlu [2005-05-30 11:59:26-0200]
[...]
> Aslında dediğiniz gayet güzel. Belki de sadece bir paket çalışması ile
> güzel bir çalışma yapabiliriz. Zira debian sistemindeki elemanları bir
> paket aracılığı ile de Türkçe hale getirebilmeliyiz. Mesela listeye

Debian sistemindeki elemanlardan ne kastedildigine bagli.  Kastedilen
'eleman'in paket oldugunu varsyarak devam edeyim:

* Turkce ozurlu bir paket soz konusuysa Debian BTS uzerinden tercihen
  bir yamayla sorunu bildirirsiniz.

* Paketin sundugu ontanimli ayarlar Turkce acisindan problemlidir veya
  genel olarak i18n duyarsizdir (sadece Ingilizce goz onune alinmistir).
  Bu durumda yine BTS'i kullanarak mumkunse butun dilleri de iceren bir
  uzlasi cozum ararsiniz.  Fakat paket gelistiricisiyle uzlasamazsaniz
  (ki bu pek mumkun, meshur iki ornek vereyim: [1,2]) yapacak fazla bir
  sey kalmaz.  Belki tartismada muariziniz tarafindan sunulan onermeler
  sizi biraz rahatlatabilir :-)

* Anlasma olmamasi halinde o paketin sundugu yapilandirma dosyasini
  disardan (mesela Turkceleyici) bir paket vasitasiyla (burasi onemli)
  _degistiremezsiniz_.  Bu bir "Policy" ihlalidir, yani paket bir RC
  hata alir ve dagitima giremez.

Sonuc: Bu "Turkce hale getirme" her zaman kolay olmayabilir, iletisim
sarttir.

> dahil olduğum kısa süre içerisinde birden fazla kere gördüğüm, yazı tipi
> sorunları için bir debian-tr paketi oluşturabiliriz. Paketin içinde yazı

Sistem genelinde yapilandirmayla oynamaniz kolay degil.  Mesela X Window
paketlerinin ontanimli yapilandirma dosyalari (ozellikle XTerm) uzun bir
suredir "kur-calistir-Turkce"ye (TM) uygun degil.  Ve emin olun paket
gelistiricisinin sundugu gerekceler oyle yabana atilir gerekceler de
degil.

Ama istenilen, yeni bir kullanicinin zahmetsiz sekilde bu bahsettiginiz
yazitipi sorunlarini cozmesi ise boyle bir paket (hatasiyla sevabiyla)
mevcut:

language-env

Bu paket gerekli ayarlari sistem geneli yerine kullanici hesabinda
yapiyor, yani Policy ihlali yok.  Burada konuya (en azindan benim tercih
ettigim) dogru bir yaklasim sekli var:  "Problemi mumkunse Debian
gelenegine uygun ve diger dillerin de yonetildigi ortak bir paket
uzerinden cozmeye calisin."  Yani Turkce'ye ozel bir paket turetmektense
cozumu Debian mimarisi icinde zorlamak.

> tipleri, bunun yanında dediğiniz gibi, Zemberek vs.. gibi paketleri de
> ekleyebiliriz (yada "virtual package" yapabiliyoruz galiba). Ancak

Umarim bu sorunu Debian 'main'la dagitilan Ozgur Java VM'leriyle
cozeriz.  Bu konunun arastirilmasi lazim, Debian OOffice ekibiyle
iletisim gerekebilir.

> buradaki sorun şöyle. Mesela sistemde openoffice yüklü ise, bildiğim
> kadarıyla onu Türkçe yapmak için bir yama yok. Openoffice' in Türkçe
> sürümünü yüklemek gerekiyor(?). Bu tip sorunlar ele alınarak, paketleri

Turkce destegine "yama" demek dogru degil.  Debian OO paketleri Mozilla
paketlerinde oldugu gibi bolunmus paketlerdir.  Butun dil destegini tek
ve iri bir paketle sunmanin cok sakincasi, bolmenin ise cok yarari var.
Bu da tipik bir Debian yaklasimidir.  Fazla uzaga gitmeye gerek yok,
locales paketi mesela, ontanimli olarak 20-30 yerel acmaz, _sadece_ siz
isterseniz bunu yapar (son gunlerde tartisiliyor bu konu).  OO Turkce
openoffice.org-l10n-tr paketiyle gelir.  Bu paket bagimliliklarinda yer
alan openoffice'i cekerdi bir zamanlar, bu yuzden turkish-task'e
eklemedik, "bilgisayar okur yazari" arkadaslardan kufur yememek icin :-)
Simdi o bagimliligi kaldirmislar, ama vakit gecti, tasksel aylar once
donduruldu (base freeze).

> yan yana koyup bir cd mi yapmak, yoksa sadece bir paket ile hallolur mu
> diye düşünebiliriz.

CD yaparsaniz bakimi cok sikinti cikarir.  Kural su: ana yoldan (main
stream) ayrilmayin.  Ayrilirsaniz kolay gelsin :-)

> Umarım (en azından kendi) aklımdakileri daha açık anlatabilmişimdir.
> Tabiki özel programlar içeren bir dağıtım oluşturamayız (ne vaktimiz,
> -en azından şuanda benim için- ne bilgimiz yeter). Benim düşündüğüm (ve
> çoğu kişinin aklında olduğunu tahmin ettiğim) debian' ı alıp olabildiği
> kadar Türkçe bir hale getirmek ve bu oluşturduğumuzu bir .iso haline
> getirmek.

Gelistiricilerle irtibati kopartmayacaksiniz, bu altin kural.  Evet,
bazen cok inatci olurlar, ama iletisimi kaybetmezseniz sorun hallolur.
Turkce'ye ozel paket hazirlamamaya calisiyoruz.  Tabii yukarida
anlattigim inceliklere dikkat etmek kaydiyla gelecekte uygun gorursek
boyle bir paket olabilir de.  Simdilik UTF-8'i beklemedeyiz.

> > 2) Takımlaşma kişilere daha fazla yük bindirecektir ki burada birçok
> > insan işine gücüne zar zor zaman ayırıp bir de Linux'la uğraşıyor... Bu
> > nedenle bireysel çalışmalar bana da daha mantıklı geliyor..

> Aslında haklısınız. Ancak şöyle bir durum var. (samimi olarak) Bence bu
> konularda önce biraz gerçekçi ve açık sözlü olarak, herkesin niyetini
> isteğini açıklaması lazım. Benim fikrimce, bir insan bu işten hiçbir
> çıkarım yok diyorsa, ya birşeyler gizliyor, yada bu konu üzerinde
> yeterince düşünmemiş demekti

Re: debian-tr hakkinda

2005-05-31 Thread ZEKI CATAV
On Mon, 30 May 2005 15:45:58 +0300 wrote:

Merhaba,
Grubun beyin fırtınasına başlaması beni sevindirdi. Değişik içerikte ve
değişik yaklaşım yöntemleri ile gelen önerilerin temel amacının aynı
olduğunu göz önünde tutarak liste potasında eritip uygun çözümleri
üretebiliriz.

Gelen önerileri toparlayıp, konuyu iki bölümde ele alabiliriz.
1) Organizasyon nasıl olacak?
a) Klasik organizasyon
i) LKD bünyesinde
ii) Farklı kurumsal kimlik (dernek v.b..)
b) Sanal (dağınık) organizasyon
i) Liste
ii) Sourceforge.net veya benzeri yapı
2) Yapılacak işler neler olacak?
a) Sosyal faliyetler
i) Şapka, tişört, logo, duvar kağıdı
b) Yerelleştirme
c) Eğitim & tanıtım
d) Türkiye kaynaklı paketlerin üretimi, doğal debian paketi
   haline getirilmesi
e) Yeni bilgisayarlar üzerine kurulacak debian işletim sistemi
   paketi (MS alternatifi)*
f) Yasal debian paketi depolarında olmayıp sık gereken paketler
   için ortak yansı adresi veya linkler (java, kdar,
   kdebluetooth, gnome-bluetooth, mplayer, zemberek v.b.)
g) Nasıl yaptım? (veya yapılır?) tarzı yazıların katagorize ve
   rafine edilmiş halleri.
h) Netinstall paketi modifiye edilerek; mini, server, masaüstü,
   dizüstü v.b. standart ihtiyaçlara göre kurulum yapabilecek
   seçeneklerle donatılabilir. Bu, konuya hakim kişiler için
   gereksiz görünse de amatörler için çekici olacaktır.
i) Çalışma grubları oluşturup belli konuları, izleme, fikir
   üretme, çözüm üretme için paylaşabiliriz.


Yukarıdaki başlıklara ek öneriler olabilir. Her konuyu kendi sınıları
içinde enine boyuna tartışılıp şekillendirilir.

Debi(y)an oturalım, Debian konuşalım. Benim Organizasyon için kişisel
görüşüm daha çok Selçuk Beyin önerdiği iskelet ile uyuşuyor. İlla bir
tüzel kişilik gereken durum oluşursa, LKD çatısı bu spesifik
sorunu çözecek ilk tercih olabilir. Fırtınaya devam.

(*) Yerli bilgisayar üretici (yada toplayıcıları) firmalar için MS
alternatifi olarak yüklenebilecek debian işletim sistemi
paketi hazırlanabilir. Debianın tanıtımı ve yaygınlaştırılması amacıyla
kullanılabilecek bir yol olabilir. Knoppix benzeri bir derleme yapılıp
standart masaüstü ihtiyaçlarını karşılamak yeterli olabilir.
Openoffice için java ve zemberek eklentileri bütünleşik planlanabilir,
zemberek tüm sisteme entegre edilebilir. Masaüstü bilgisayar
için gerçek modem önerilip, dizüstü için serbest linuxant sürücüler
kullanılabilir. Firmalar ile anlaşıp (LKD aracılığı ile veya eğer
tercih edilmiş ise farklı kurumsal kimlikle) belli süre için yardım
karşılığı destek verilebilir (listelerimizin ücretsiz destek verdiğini
söylemeyelim:)).


İyi Çalışmalar..

Zeki Çatav
http://kalpdamar.hekimi.com




Re: debian-tr hakkinda

2005-05-31 Thread Alper KANAT



Ancak buradaki sorun şöyle. Mesela sistemde openoffice yüklü ise, bildiğim
kadarıyla onu Türkçe yapmak için bir yama yok. Openoffice' in Türkçe
sürümünü yüklemek gerekiyor(?).


openoffice.org-l10n-tr - Turkish language package for OpenOffice.org

Debian'ın kendi yansılarında bu paket... Hemen kurarak deneyebilirsiniz.

begin:vcard
fn:Alper KANAT
n:KANAT;Alper
adr;quoted-printable:;;;Istanbul;;;T=C3=BCrkiye
email;internet:[EMAIL PROTECTED]
x-mozilla-html:TRUE
url:http://raptiye.org
version:2.1
end:vcard



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-31 Thread Fatih ARSLAN

> > > mektupta ama gorebildigim kadariyla pek cevap gelmemis.
> > 
> > Evet Zeki Bey'in bu onerisi benim hatirimda aslinda. Kendisi ile
> > senliktede
> > bu konu ile ilgili ayak ustu bir takim seyler konusma firsatimiz
> > olmustu.
> > Ben Debian-tr ile ilgili yapilabilecekler konusundaki gorus ve
> > dusuncelerimi
> > aktarayim kisaca.
> > 
> > * Debian-tr adina her ay veya iki ayda bir olmak uzere (LKD'ninde
> > onayi
> > ve bu konudaki gorusu alinarak) seminerler verilebilir. Mesela, 
> > Ankara'da olan arkadaslar Ankara'da, Istanbul'da olan arkadaslar
> > Istanbul'da
> > seminerler duzenleyebilir. Tabi Ankara ve Istanbul'u ornek olarak
> > verdim.
> > Buna yurdun tum illeri dahil edilebilir. Hatta yurtdisinda olan
> > arkadaslarimiz
> > da yurtdisinda bulunan yurtdaslarimiz ile birlikte etkinlikler
> > duzenleyebilir.
> > (Mesela yanilmiyorsam Alphan Bey yurtdisinda, Levent Yildirim Bey
> > yurtdisinda).
> 
> seminer icin yeterince Turk vatandasi bulunabilir mi bilemem ama,
> zaman zaman gorusme imkanimiz olan arkadaslarla yuzyuze gorusmek hos
> olurdu, ozellikle Turkiye'deki arkadaslar bu kadar canimizi
> cektiriyorken :)
> 
> bu da debian-tr adres defteri fikrini getiriyor akla, iletisim amacli.
> 
> > Sonuc olarak Bir nevi gezici seminer takimi kurulabilir.
> > 
> > * Debian-tr belgelendirme ekibi olusturulabilir. 
> >  
> > * Yine her ilde duzenli bulusmalar ve toplantilar duzenlenebilir.
> > Mesela boyle
> > bir seyi Ankara'daki arkadaslarla yapmayi dusunuyoruz.
> > 
> > * Yerellestirme calismalari zaten ayri bir konu.
> > 
> > Su an hatirima gelenler bunlar ancak genel sonuc itibari ile seminer
> > ve
> > belgelendirme islerine agirlik verilmeli.
> > 
> 
> bu soyledikleriniz icin ben takimlasma (sanal kurumsallasma?)dan
> yanayim. yani gorev listesi , ozellikle sorumluluklarin
> isimlendirilmesi. bunun icin gonullu potansiyeli hisseden arkadaslarin
> ses vermesi guzel olabilir.
> 
> eksik kalmasin diye bir iki mektupta gordugum konulari yazmakta yarar
> var:
> 
> 1) Ersin Bey, debian.org.tr adresi alimi olasiligindan bahsetmis.  bence
> cok guzel bir umut.
> 
> 2) t-gomlek ve benzeri konular: cok hevesli var mi bilemiyorum, ya da
> senlikte ne konusuldu. Ama Selcuk Bey'in uzayli temasi (evrensel isletim
> sistemi) + biraz Turki biseyler cok hos bir debian-tr logosu olabilir
> gibi gorunuyor. eger bu konuda bir sey yapilacak olursa ben seve seve
> katilirim.
Bende seve seve her konuda yardim etmeye hazirim. Yeterki yapabilecegim
birseyler olsun.

Saygilar


--
Fatih Arslan
www.sabutay.org


-- 
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-05-31 Thread Erçin EKER
Sal, 2005-05-31 tarihinde 09:41 +0300 saatinde, Muhlis OZTURK yazdı:
> yasamayi becerebilmek gerek. MS uyumlu olmak bence GPL/GNU veya Debian
> Linux'a ihanet degil, cunku gecis kolaylasir, ve "bu apayri ocu bir
> sistem" kavrami ortadan kalkar, "bunda da var" demek ne guzel bir
> rahatlatici faktordur karar verici makamda tahmin edemezsiniz.


iletinin en güzel yerini seçerek konuşmaya başlıyorum efem :)

hadi diyelim bir şekilde windoz uyumlu yaptık bütün dağıtımları -ne
anlamı var ise- benim elime ne geçecek? bütün GNU GPL programcılarının
gidip Microsoft'ta girip gönüllü çalışması gibi birşey olur bu.

bence olaya pencereden bakıp hakim olmaya çalışmak yanlış, binanın
dışına çıkıp dünyanın gösterdiği herşeyi görmek gerek.

Yanlış anladıysam özür dilerim, söylediklerim  geçersizdir.

İyi akşamlar.

-- 
Erçin EKER
UIN:82166128
jabber:[EMAIL PROTECTED]


 .''`.
: :' :  Born to use Debian.
`. `'   GPG KeyID: 3DD6DF91
  `-Fingerpring: BA95 1DDD 8961 665B 8536 B942 8D43 3EF0 3DD6 DF91


signature.asc
Description: This is a digitally signed message part


Re: debian-tr hakkinda

2005-05-31 Thread Muhlis OZTURK
Yanlis anlamissin hocam, ben GPL veya Linux windoze uyumlu olsun
demedim, ama central management tadinda bir olay yapalim, veya benzeri
bir client/server ama cok fazla site barindiran bi sistemi birlestirip
tek noktadan yonetebilecek bi zimbirti yapalim ayni zamanda windoze
server'lar da dahil olabilsin demek istedim, diyemediysem ozur :), ben
bunun eksikligini acayip hisseder oldum, oradan dem vurdum.

Kaldi ki bu konuda, gcc windoze versyonu var, apache windoze versyonu
var, mysql windoze versyonu var, php windoze versyonu var, python
windoze versyonu var, gibi gibi gibi, zaten olmusuz olacagimizi
tartismanin ne anlami var ? :)...

On 5/31/05, Erçin EKER <[EMAIL PROTECTED]> wrote:
> Sal, 2005-05-31 tarihinde 09:41 +0300 saatinde, Muhlis OZTURK yazdı:
> > yasamayi becerebilmek gerek. MS uyumlu olmak bence GPL/GNU veya Debian
> > Linux'a ihanet degil, cunku gecis kolaylasir, ve "bu apayri ocu bir
> > sistem" kavrami ortadan kalkar, "bunda da var" demek ne guzel bir
> > rahatlatici faktordur karar verici makamda tahmin edemezsiniz.
> 
> 
> iletinin en güzel yerini seçerek konuşmaya başlıyorum efem :)
> 
> hadi diyelim bir şekilde windoz uyumlu yaptık bütün dağıtımları -ne
> anlamı var ise- benim elime ne geçecek? bütün GNU GPL programcılarının
> gidip Microsoft'ta girip gönüllü çalışması gibi birşey olur bu.
> 
> bence olaya pencereden bakıp hakim olmaya çalışmak yanlış, binanın
> dışına çıkıp dünyanın gösterdiği herşeyi görmek gerek.
> 
> Yanlış anladıysam özür dilerim, söylediklerim  geçersizdir.
> 
> İyi akşamlar.
> 
> --
> Erçin EKER
> UIN:82166128
> jabber:[EMAIL PROTECTED]
> 
> 
>  .''`.
> : :' :  Born to use Debian.
> `. `'   GPG KeyID: 3DD6DF91
>   `-Fingerpring: BA95 1DDD 8961 665B 8536 B942 8D43 3EF0 3DD6 DF91
> 
> 
> BodyID:3836812.2.n.logpart (stored separately)
> 
>


Re: debian-tr hakkinda

2005-05-31 Thread Can Kavaklıoğlu
Merhabalar,
Bir kere okudum bu başlık altında yazdıklarımızı. Kendi düşündüklerime
göre bir derleme, (illa bu konuda olmasa da) biraz daha yol almak için
zor bir epostaya başladım. Ancak toparlamanın zorluğunun üzerine 4 gün
sonra başlayacak 15 günlük 10 sınavlık maratonun gölgesi de düşmekte. O
yüzden en azından olumlu bir bakışla okumaya başlamanızı rica ediyorum.

En önce Alpan Beyazıt' ın şu şekildeki düşünceleri ile başlamışız:

>bence debian'dan başka bir dağıtıma ihtiyaç varsa bile altından kalkmak
>oldukça zor olur. benim fikir olarak ortaya attığım kavramın arkasında
>yatan ihtiyaç şu:
>bırakın Debian'ı, linux'ten bi-haber Türk kullanıcılarının bir Debian
>yükleme cd'sini bilgisayara takıp başlattığında, bir iki evet ile,
>karşısına anladığı kolay kurduğu masaüstü ortamının çıkması Türk
>kullanıcı sayısında çok ciddi bir artış sağlayacaktır.
>örneğin: openoffice-tr paketlerinin kurulu olduğu, zemberek'in kurulu
>ve entegre olduğu, mplayer'in Türkçe fontlarının çalıştığı, alsa ve
>dmix'in kurulu ve kullanıcı seviyesinde (muhtemelen skel dizini
>sayesinde) ayarlı olduğu bir masaüstü. tamamen Debian.

>bunun için ilk aklıma gelen debian-tr tavsiye programlar listesi,
>sanal bir deb paketi (ya da task), seçili programlara bağımlı.

>bu bütün ayarları yapamayacağı için, ya da başka paketlerin işine
>karışması hoş olmayabileceği için, zaten daha kullanıcı dostu olan
>yükleme cd'si önerisini ortaya attım.

>En basidinden ön tanımlı dili Türkçe olan d-i net-install tabanlı bir
>yükleme cd'si bile işe yarar gibi görünüyor bana.

Bunun üzerinde ben de gaza gelip, debian-tr içinde bir geliştirme grubu
kurup, bunun etrafında debian'la ilgilenmek isteyen insanların organize
olup yazlılım geliştirmesi konusunda adımlar atılmasını önerdim. Bundan
sonra gelen cevaplardan çıkardığım kadarıyla, grubun genel havasından
herkes memnun. Kimsenin burdaki havayı bir konsey üyeliği tarzına
çevirmeye niyeti yok. (Benim de yok : ) ) Burdaki  hava, gerçekten
birşeyler oluşturmak için ideal.

Bu noktada biraz yanlış anlaşıldığımı düşünüyorum. Benim önermek
istediklerimde böyle bir merkezi yönetim kurmak yoktu. Biraz hadi
birşeyler yapalım, insanlara motivasyon verecek bir grup olsun, projeler
yapılsın, organize edilsin, debian-tr olarak yazılım geliştirme konusuna
da imza atalım.

>Emre Kadıoğlu
>Alt-dağıtım önerinizi dışarda tutarak cevaplayacağım çünkü eğer böyle
>bir proje gerçekleşirse o zaman iş çok farklılaşıyor.(projeye katılan
>insanlara bir iş zaman bölümü yapılması, gelişmelerin diğer insanlara
>haber verilmesi vs vsvs)

İşte benim bahsettiğim organizasyon sadece bu tip bir proje(ler)in
devamını sağlamak için gerektiği kadar, sadece takip eden, iletişimi
sağlayan bir yapıydı. Burdaki önemli noktalardan birisi de şu, kurulacak
ekibin çalışmaların gidişatının hızı yada şekli bir alakası olmayabilir.

Bunun dışında (Emre Kadıoğlu' nun doğru bir şekilde bahsettiği gibi)
şuanki verimli, rahat "yatay" yapıdan, durduk yere "dikey hiyerarşiye"
geçmenin manası yok, bulması da çok zor olur herelde.


>Murat Demirten
>- Yeni bir dağıtım
>Yeni bir dağıtım oluşturma fikri, heyecan verici gelebilir. Yeni bir
>dağıtım oluşturma süreci, gerçekten
>bir çok arkadaşımıza yeni deneyimler de kazandırır.
>
>Ancak, ihtiyaçlardan yola çıkmayan hiç bir çözüm, kabul görmeyecektir.
>Şu an yeni bir yerel Debian dağıtımına
>gerçekte neden ihtiyacımız olduğu konusunda benim bir fikrim yok. Bir
>gün gelir de, burada yapmayı planladığımız
>bir iyileştirmeyi, Debian projesi içinde kalarak yapamaz duruma
>gelirsek ve bunların sayısı ciddi bir değere ulaşırsa,
>o zaman yeni bir dağıtım fikri mantıklı olmaya başlayabilir (ben o
>zaman dahi olumsuz oy kullanacağım muhtemelen :)
>
>Dağıtım, çok zahmetli ve süreklilik gerektiren bir iş, gerçekten zor ve
>açıkçası benim gözüm korkuyor böyle bir işten.
>Bugüne kadar yerel ve uluslararası onlarca başarısızlık örneği mevcut,
>onların neden başarısız olduğunu iyi analiz
>etmek gerek.

Yeni dağıtımın heyecanı başka tabiki. Ancak dikkatle kullandığım,
muhtemelen uydurduğum kelime ikilisine dikkat edelim "alt dağıtım" : )
Yani demek istiyorum ki, debianın en yeni halinin, (ilk olarak Alpan
Beyazıt'ın dediği gibi) Türkçe olarak "ayarlanmış" hali. Ancak bunu da
artık demiyorum, çünkü gördüğüm üzere bunu, "hadi bunu yapmaya kalktım
ben, kimler var yardım etmek isteyen" şeklinde demem lazım. Bunu demek
için şuanda vaktim yok, ancak diyen olursa yardımcı olmaya çalışırım.

>Recai Oktaş
>CD yaparsaniz bakimi cok sikinti cikarir.  Kural su: ana yoldan (main
>stream) ayrilmayin.  Ayrilirsaniz kolay gelsin  :-)
>
>Ana yoldan ayrilmis, abartili bir "Alt dagitim" cikarmak benim
>uygun bulmadigim bir secim olsa bile bu da bir cesitliliktir  :-)  Ote
>yandan bu bir ilke beyani, sizin bu tarz bir alt-dagitim onermediginizi
>tahmin ediyorum.

Sanırım yukarda anlatmaya çalıştığım alt dağıtım tanımı dahilinde
öneriyorum, ancak bu bir "debian türevi" değil, "debian' ın ayarlanmış"
hali.

Sanırım alt dağıtım konusunda şöyle bir no

Re: debian-tr hakkinda

2005-05-31 Thread erhan kesken
Merhaba,
Dagitim isinden once, bence atlanan cok onemli bir durum var su siralar,
dizustu bilgisayarlarla verilen linuxlar arasinda hic debian ismi gecmiyor,
senlikler sirasinda Emre Sokullu'nun sunumuna katilmistim, Datron'la
anlasildigini soylemisti yanlis hatirlamiyorsam, datron bilgisayarlar
turkix'le satisa sunulacakmis,
bence debian'in populerlesmesi acisindan guzel bir baslangic olabilir,
turk dizustu bilgisayar ureticileri ile anlasmak (vestel,beko vs),
yabancilarla da anlasilabilir tabi :) sakinca yok
Bunun icin de bir dagitim degil de, bir cd hazirlanabilir en
basitinden, biraz uzerinde oynanmis, vindovs kurabilen bir adamin
kurabilecegi bir yukleyici hazirlanabilir,
ya da ogretmenlere verilen bilgisayarlar icin ozel bir cd hazirlanabilir,
bu cd belirli surelerde yenilenir, guncel isolar depolara yerlestirilebilir
gibi... bilmiyorum siz ne dusunursunuz,
saygilar,
Erhan
[EMAIL PROTECTED]

Not: Bu arada hep linuxlu laptop diye yapiliyor reklamlar, ancak
dikkatli baktiginiz zaman kucuk puntoyla yazilmis dagitim ismini
gorebiliyorsunuz, ben vitrinde mandriva olarak gormustum satilan
datronlarda, sanirim vindovs gibi bi baglayicilik yok yapilan
anlasmalarda, yani kullaniciya farkli dagitim secenekleri sunabiliyor
firmalar,
tabi bu kendi cikarimim

Bir diger not: Benim de oyum daginik yapidan yana


On 5/31/05, Recai Oktas <[EMAIL PROTECTED]> wrote:
> Merhaba,
> 
> Yogunluktan ancak yazmaya firsat bulabildim, bayagi mesaj birikmis :-)
> 
> Ayrintili olarak yazilabilecek cok husus var, ama soyleyeceklerimin
> genel catisini Selcuk bey ve (umarim hitabimi uygun gorur) Bulent abi
> gayet fasih ifade etmisler, onlara ekleyecek cok bir soz de bulamiyorum
> dogrusu.  Savruk haldeki bazi dusuncelerimi yazayim.  Bu fikirlerde
> cok duzen aranmamasini rica ederim.
> 
> Bu mesaj zincirine de kismen konu olan cemaatlesmelerde yaklasimim cok
> basit.  Cemaatler ne kadar cok cesitli olursa o kadar guzel.  Simdi bu
> lafin yanina Internet'i de koyarsak Can Kozanoglu'nun kitabina kadar
> ilerler is, girmeyeyim :-)  Ben bu cesitlilikten cok ayri bir haz
> aliyorum.  Ozgur Yazilim, GNU/Linux, Debian anahtar kelimeleri etrafinda
> birseyler yapmak icin resmi bir orgutlenmenin, lider(ler)in, acikca
> belgelenmis kurallarin sart olmadigi konusunda mutabik kaliriz umarim
> (dikkatli yazmaya calisiyorum, lutfen bu cumle tersinden okunmasin;
> cesitlilikten haz alan bir kisi nicin ola ki resmi orgutlu bir
> yapilanmalari bu cesitliligin disinda dusunsun).
> 
> Endise su galiba, bu karmasadan (!) duzgun bir sey cikar mi?  Cikar mi
> bir yana ben "cikti" diyorum :-)  Turkce bir Debian portali cikti, stand
> cikti, yeni arkadaslar cikti, ve butun bunlar cok dogal bir sekilde
> gelisti.
> 
> Iletisimin agirlikli olarak Internet uzerinden yurudugu yapilanmalari
> _etkili_ hale getiren bazi mekanizmalar var.  Dinleyenler bilirler Ian
> Murdock bunu "Enabling Technology" (ET) olarak adlandiriyor, Turkcesini
> sonra buluruz.  Bu Debian'in modelidir.  Simdi bir organizasyon dusunun;
> lideri var, teknik komitesi falan var.  Ornek alalim diye soylemiyorum,
> snoblugun zaman zaman ayyuka ciktigi, sert tartismalarin eksik olmadigi
> bir -devel listesi de mevcut.  Inceleyen gormustur, Debian'da liderligin
> guclu bir makam oldugunu soylemek de mumkun degil.
> 
> Ama ne oluyor?  Bu organizasyon yuruyor, butun olumsuzluklara ragmen.
> Cunku onceden rijit sekilde planlanmayan, yillar icinde (hatta biraz da
> derme catma olarak) gelistirilen ve iyilestirilen basit ve pratik bir
> alt yapisi var, "ET" dedigimiz sey yani.  Biraz daha acayim burayi.
> Hasbelkader kucuk birkac paketten sorumluyum.  Orada burada su tartisma
> olmus ne gam!  Debian'da hayat devam ediyor.  Paket guncellemek icin
> birkac makamdan/kisiden muhurlu onay almam gerekmiyor.  Falanca paketin
> hatalarini raporlamak veya duzeltmek icin karmasik ve burokratik bir
> surec de gerekmiyor (ama cok renkli bir rituel gerekiyor, o ayri).
> "Yeni bir kurulum programi gelistiriliyor, suna yardim edeyim" dedigimde
> biraz kod kurcalamak ve _BTS_ uzerinden ufaktan katkilar da bulunmak
> yetiyor.  Neredeyse kendi kendine isleyen bir yapi...
> 
> Bu yapinin da sorunlari var, ama teknik maharet ve uyumlu karakterinizle
> tebaruz etmisseniz (belki yillar gerekir) Debian'in sorunlarina en alt
> basamaklarda kucuk katkilarla baslayan cozum bulma iradeniz alt yapida
> degisiklik oneren buyuk katkilarla (umarim bu topluluktan da boylesi
> ozel kisiler cikar) devam edebilir; ve emin olun istatistiksel olarak bu
> insan pazarinda karsilasmanizin kesin ve mukadder oldugu /yanlis/
> insanlara ragmen sozunu ettigim bu gelisim her zaman mumkundur.
> 
> Debian-tr'ye donecek olursak...  Selcuk beyin ifade ettigi (ve benim de
> paylastigim) "birakalim daginik (!) kalsin" yaklasimindan, sanildigi
> gibi, kaos cikmaz.  Bu liste bir gelistirici listesi degil, ama sadece
> sorularin cevaplandigi bir kullanici listesi de degil.  ET boyle bir
> olcekte de mumkun.  Mesela soyle bir sey projeye gonullu bir ar

Re: debian-tr hakkinda

2005-05-31 Thread Emre Kadıoğlu
biraz komplo teorisi olacak fakat yatay yapı bizi yasal bir takım 
engellerden de korur. bundan 4 sene öncem teyzemler, çapa sualtı 
bilimleri fakültesinde, yardıma ihtiyacı olan hastalara yardım bulmak 
amacıyla resmi olmayan bir şekilde örgütlenmişlerdi, biri yardıma 
olanları tespit ediyor, biri hangisinin ne kadar yardıma muhtaç olduğunu 
tespit ediyor, biri yardım bulmak için medya ile görüşüyor vs vs vs. bu 
şekilde kendi aralarında yazılı olmayan bir şekilde örgütlenmişlerdi. 
Bir gün fakülteye polisler geliyor ve hepsini tutup götürüyor, 2 saat 
göz altında kaldıktan sonra haklarında yasa dışı örgüt kurmaktan dava 
açılıyor. Dava 2,5 sene sürdü ve beraat kararı ile sonuçlandı tabiki. 
Biraz absürd bir örnek oldu ama böyle bir olay gerçekleşti. Manyağın 
biri tutup bunlar hakkında suç duyurusunda bulunmuş. 2,5 sene 
mahkemelerde uğraştılar. Şimdi bizde debian-tr de sorunları olan 
insanlara yardım etmeye, insanları linux konusunda bilgilendirmeye 
çalışıyoruz, kalkıp böyle dikey bir yapılanmaya gidersek,yine aynı 
mantıkta olan bir manyak hakkımızda suç duyurusunda bulunursa uğraşıp 
dururuz. yatay yapıda muhattap alınacak sorumlu gösterilecek kimse 
olmadığı için, böyle bir risktende korunmuş oluyoruz. :) yeni tck da 
nasıl bilmiyorum ama bu tarz organizasyonlara girmek için bir derneğin 
adını kullanmak gerekiyor diye biliyorum. dernek kurmak da öyle kolay 
bir iş değil birde derneğin isminde türkiye kelimesi geçecek ise daha da 
zorlaşıyo.


İyi geceler,

Can Kavaklıoğlu yazmış:


Emre Kadıoğlu
Alt-dağıtım önerinizi dışarda tutarak cevaplayacağım çünkü eğer böyle
bir proje gerçekleşirse o zaman iş çok farklılaşıyor.(projeye katılan
insanlara bir iş zaman bölümü yapılması, gelişmelerin diğer insanlara
haber verilmesi vs vsvs)
   



İşte benim bahsettiğim organizasyon sadece bu tip bir proje(ler)in
devamını sağlamak için gerektiği kadar, sadece takip eden, iletişimi
sağlayan bir yapıydı. Burdaki önemli noktalardan birisi de şu, kurulacak
ekibin çalışmaların gidişatının hızı yada şekli bir alakası olmayabilir.

Bunun dışında (Emre Kadıoğlu' nun doğru bir şekilde bahsettiği gibi)
şuanki verimli, rahat "yatay" yapıdan, durduk yere "dikey hiyerarşiye"
geçmenin manası yok, bulması da çok zor olur herelde.


 


Murat Demirten
- Yeni bir dağıtım
Yeni bir dağıtım oluşturma fikri, heyecan verici gelebilir. Yeni bir
dağıtım oluşturma süreci, gerçekten
bir çok arkadaşımıza yeni deneyimler de kazandırır.

Ancak, ihtiyaçlardan yola çıkmayan hiç bir çözüm, kabul görmeyecektir.
Şu an yeni bir yerel Debian dağıtımına
gerçekte neden ihtiyacımız olduğu konusunda benim bir fikrim yok. Bir
gün gelir de, burada yapmayı planladığımız
bir iyileştirmeyi, Debian projesi içinde kalarak yapamaz duruma
gelirsek ve bunların sayısı ciddi bir değere ulaşırsa,
o zaman yeni bir dağıtım fikri mantıklı olmaya başlayabilir (ben o
zaman dahi olumsuz oy kullanacağım muhtemelen :)

Dağıtım, çok zahmetli ve süreklilik gerektiren bir iş, gerçekten zor ve
açıkçası benim gözüm korkuyor böyle bir işten.
Bugüne kadar yerel ve uluslararası onlarca başarısızlık örneği mevcut,
onların neden başarısız olduğunu iyi analiz
etmek gerek.
   



Yeni dağıtımın heyecanı başka tabiki. Ancak dikkatle kullandığım,
muhtemelen uydurduğum kelime ikilisine dikkat edelim "alt dağıtım" : )
Yani demek istiyorum ki, debianın en yeni halinin, (ilk olarak Alpan
Beyazıt'ın dediği gibi) Türkçe olarak "ayarlanmış" hali. Ancak bunu da
artık demiyorum, çünkü gördüğüm üzere bunu, "hadi bunu yapmaya kalktım
ben, kimler var yardım etmek isteyen" şeklinde demem lazım. Bunu demek
için şuanda vaktim yok, ancak diyen olursa yardımcı olmaya çalışırım.

 


Recai Oktaş
CD yaparsaniz bakimi cok sikinti cikarir.  Kural su: ana yoldan (main
stream) ayrilmayin.  Ayrilirsaniz kolay gelsin  :-)

Ana yoldan ayrilmis, abartili bir "Alt dagitim" cikarmak benim
uygun bulmadigim bir secim olsa bile bu da bir cesitliliktir  :-)  Ote
yandan bu bir ilke beyani, sizin bu tarz bir alt-dagitim onermediginizi
tahmin ediyorum.
   



Sanırım yukarda anlatmaya çalıştığım alt dağıtım tanımı dahilinde
öneriyorum, ancak bu bir "debian türevi" değil, "debian' ın ayarlanmış"
hali.

Sanırım alt dağıtım konusunda şöyle bir nokta koymak yerinde olacaktır,
bu işle ilgilenenler var mı (ki gördük var), bir grup oluştursunlar,
hatta bir sourceforge projesi başlatsınlar; cd yi takıp, tamamen Türkçe
kullanabileceğimiz bir Debian'ımız olsun. İlgilenen yoksa, aklımızda
dursun, yaparız bir gün.

 


Recai Oktaş
Ozgur Yazilim, GNU/Linux, Debian anahtar kelimeleri etrafinda
birseyler yapmak icin resmi bir orgutlenmenin, lider(ler)in, acikca
belgelenmis kurallarin sart olmadigi konusunda mutabik kaliriz umarim

Endise su galiba, bu karmasadan (!) duzgun bir sey cikar mi?  Cikar mi
bir yana ben "cikti" diyorum  :-)   Turkce bir Debian portali cikti,
stand cikti, yeni arkadaslar cikti, ve butun bunlar cok dogal bir
sekilde gelisti.
   



Muhakkak ki mütabıkız. Ancak buradaki soru uyandıran GNU/Linux, Debian,
altındak

Re: debian-tr hakkinda

2005-05-31 Thread Emre Kadıoğlu

Vestel ile MS ortak olduğu için linux yüklü bilgisayar satacaklarını hiç
zannetmiyorum.

erhan kesken yazmış:


Merhaba,
Dagitim isinden once, bence atlanan cok onemli bir durum var su siralar,
dizustu bilgisayarlarla verilen linuxlar arasinda hic debian ismi gecmiyor,
senlikler sirasinda Emre Sokullu'nun sunumuna katilmistim, Datron'la
anlasildigini soylemisti yanlis hatirlamiyorsam, datron bilgisayarlar
turkix'le satisa sunulacakmis,
bence debian'in populerlesmesi acisindan guzel bir baslangic olabilir,
turk dizustu bilgisayar ureticileri ile anlasmak (vestel,beko vs),
yabancilarla da anlasilabilir tabi :) sakinca yok
Bunun icin de bir dagitim degil de, bir cd hazirlanabilir en
basitinden, biraz uzerinde oynanmis, vindovs kurabilen bir adamin
kurabilecegi bir yukleyici hazirlanabilir,
ya da ogretmenlere verilen bilgisayarlar icin ozel bir cd hazirlanabilir,
bu cd belirli surelerde yenilenir, guncel isolar depolara yerlestirilebilir
gibi... bilmiyorum siz ne dusunursunuz,
saygilar,
Erhan
[EMAIL PROTECTED]

Not: Bu arada hep linuxlu laptop diye yapiliyor reklamlar, ancak
dikkatli baktiginiz zaman kucuk puntoyla yazilmis dagitim ismini
gorebiliyorsunuz, ben vitrinde mandriva olarak gormustum satilan
datronlarda, sanirim vindovs gibi bi baglayicilik yok yapilan
anlasmalarda, yani kullaniciya farkli dagitim secenekleri sunabiliyor
firmalar,
tabi bu kendi cikarimim

Bir diger not: Benim de oyum daginik yapidan yana


On 5/31/05, Recai Oktas <[EMAIL PROTECTED]> wrote:
 


Merhaba,

Yogunluktan ancak yazmaya firsat bulabildim, bayagi mesaj birikmis :-)

Ayrintili olarak yazilabilecek cok husus var, ama soyleyeceklerimin
genel catisini Selcuk bey ve (umarim hitabimi uygun gorur) Bulent abi
gayet fasih ifade etmisler, onlara ekleyecek cok bir soz de bulamiyorum
dogrusu.  Savruk haldeki bazi dusuncelerimi yazayim.  Bu fikirlerde
cok duzen aranmamasini rica ederim.

Bu mesaj zincirine de kismen konu olan cemaatlesmelerde yaklasimim cok
basit.  Cemaatler ne kadar cok cesitli olursa o kadar guzel.  Simdi bu
lafin yanina Internet'i de koyarsak Can Kozanoglu'nun kitabina kadar
ilerler is, girmeyeyim :-)  Ben bu cesitlilikten cok ayri bir haz
aliyorum.  Ozgur Yazilim, GNU/Linux, Debian anahtar kelimeleri etrafinda
birseyler yapmak icin resmi bir orgutlenmenin, lider(ler)in, acikca
belgelenmis kurallarin sart olmadigi konusunda mutabik kaliriz umarim
(dikkatli yazmaya calisiyorum, lutfen bu cumle tersinden okunmasin;
cesitlilikten haz alan bir kisi nicin ola ki resmi orgutlu bir
yapilanmalari bu cesitliligin disinda dusunsun).

Endise su galiba, bu karmasadan (!) duzgun bir sey cikar mi?  Cikar mi
bir yana ben "cikti" diyorum :-)  Turkce bir Debian portali cikti, stand
cikti, yeni arkadaslar cikti, ve butun bunlar cok dogal bir sekilde
gelisti.

Iletisimin agirlikli olarak Internet uzerinden yurudugu yapilanmalari
_etkili_ hale getiren bazi mekanizmalar var.  Dinleyenler bilirler Ian
Murdock bunu "Enabling Technology" (ET) olarak adlandiriyor, Turkcesini
sonra buluruz.  Bu Debian'in modelidir.  Simdi bir organizasyon dusunun;
lideri var, teknik komitesi falan var.  Ornek alalim diye soylemiyorum,
snoblugun zaman zaman ayyuka ciktigi, sert tartismalarin eksik olmadigi
bir -devel listesi de mevcut.  Inceleyen gormustur, Debian'da liderligin
guclu bir makam oldugunu soylemek de mumkun degil.

Ama ne oluyor?  Bu organizasyon yuruyor, butun olumsuzluklara ragmen.
Cunku onceden rijit sekilde planlanmayan, yillar icinde (hatta biraz da
derme catma olarak) gelistirilen ve iyilestirilen basit ve pratik bir
alt yapisi var, "ET" dedigimiz sey yani.  Biraz daha acayim burayi.
Hasbelkader kucuk birkac paketten sorumluyum.  Orada burada su tartisma
olmus ne gam!  Debian'da hayat devam ediyor.  Paket guncellemek icin
birkac makamdan/kisiden muhurlu onay almam gerekmiyor.  Falanca paketin
hatalarini raporlamak veya duzeltmek icin karmasik ve burokratik bir
surec de gerekmiyor (ama cok renkli bir rituel gerekiyor, o ayri).
"Yeni bir kurulum programi gelistiriliyor, suna yardim edeyim" dedigimde
biraz kod kurcalamak ve _BTS_ uzerinden ufaktan katkilar da bulunmak
yetiyor.  Neredeyse kendi kendine isleyen bir yapi...

Bu yapinin da sorunlari var, ama teknik maharet ve uyumlu karakterinizle
tebaruz etmisseniz (belki yillar gerekir) Debian'in sorunlarina en alt
basamaklarda kucuk katkilarla baslayan cozum bulma iradeniz alt yapida
degisiklik oneren buyuk katkilarla (umarim bu topluluktan da boylesi
ozel kisiler cikar) devam edebilir; ve emin olun istatistiksel olarak bu
insan pazarinda karsilasmanizin kesin ve mukadder oldugu /yanlis/
insanlara ragmen sozunu ettigim bu gelisim her zaman mumkundur.

Debian-tr'ye donecek olursak...  Selcuk beyin ifade ettigi (ve benim de
paylastigim) "birakalim daginik (!) kalsin" yaklasimindan, sanildigi
gibi, kaos cikmaz.  Bu liste bir gelistirici listesi degil, ama sadece
sorularin cevaplandigi bir kullanici listesi de degil.  ET boyle bir
olcekte de mumkun.  Mesela soyle bir sey projeye gonullu bir arkadas

Re: debian-tr hakkinda

2005-05-31 Thread Can Kavaklıoğlu
Sanırım buradaki temel olay işin içinde "para" olup olmaması. Şu aşamada
(geliştirme) özellikle GNU lisansı altında yapılan bir geliştirmenin
böyle bir sorun yaratacağını sanmıyorum. Yani bir eposta listesi
üzerinden haberleşen insanların şikayet edilecek neyi olabilir?

Ama mesela giyecek, şapka vs.. onlar başladığı zaman sorun olabilir, ama
mesela o işi de Linux34 yapacak gibi gözüküyor, debian-tr değil.

Bana öyle geliyor ki eğer sizin durumunuzdaki gibi bir sıkıntı doğacak
olsa, o zaman suçlamaların adreslerini bulmak çok zor olmaz, ister yatay
ister dikey : ) Olay manyaklık değil mi...

Ancak bu işe de linux kafasıyla yaklaşırsak, ortada şikayet edilecek
birşey olmaması en iyi durum olacaktır, zira lists.debian.org ad
sergilenen Türkçe epostalar, her türlü manyağın : ) gözleri önünde duruyor.


> biraz komplo teorisi olacak fakat yatay yapı bizi yasal bir takım
> engellerden de korur. bundan 4 sene öncem teyzemler, çapa sualtı
> bilimleri fakültesinde, yardıma ihtiyacı olan hastalara yardım bulmak
> amacıyla resmi olmayan bir şekilde örgütlenmişlerdi, biri yardıma
> olanları tespit ediyor, biri hangisinin ne kadar yardıma muhtaç olduğunu
> tespit ediyor, biri yardım bulmak için medya ile görüşüyor vs vs vs. bu
> şekilde kendi aralarında yazılı olmayan bir şekilde örgütlenmişlerdi.
> Bir gün fakülteye polisler geliyor ve hepsini tutup götürüyor, 2 saat
> göz altında kaldıktan sonra haklarında yasa dışı örgüt kurmaktan dava
> açılıyor. Dava 2,5 sene sürdü ve beraat kararı ile sonuçlandı tabiki.
> Biraz absürd bir örnek oldu ama böyle bir olay gerçekleşti. Manyağın
> biri tutup bunlar hakkında suç duyurusunda bulunmuş. 2,5 sene
> mahkemelerde uğraştılar. Şimdi bizde debian-tr de sorunları olan
> insanlara yardım etmeye, insanları linux konusunda bilgilendirmeye
> çalışıyoruz, kalkıp böyle dikey bir yapılanmaya gidersek,yine aynı
> mantıkta olan bir manyak hakkımızda suç duyurusunda bulunursa uğraşıp
> dururuz. yatay yapıda muhattap alınacak sorumlu gösterilecek kimse
> olmadığı için, böyle bir risktende korunmuş oluyoruz. :) yeni tck da
> nasıl bilmiyorum ama bu tarz organizasyonlara girmek için bir derneğin
> adını kullanmak gerekiyor diye biliyorum. dernek kurmak da öyle kolay
> bir iş değil birde derneğin isminde türkiye kelimesi geçecek ise daha da
> zorlaşıyo.
> 
> İyi geceler,



Re: debian-tr hakkinda

2005-06-01 Thread Bulent Murtezaoglu
> "EK" == Emre Kad  writes:

EK> ...yatay
EK> yapıda muhattap alınacak sorumlu gösterilecek kimse olmadığı
EK> için, böyle bir risktende korunmuş oluyoruz. :) [...]

Bu da korumuyor olabilir aslinda.  Dernek olmaktan belki koruyor ama
orgut olmaktan korudugundan emin degilim.  "Bunlar hucre gibi
calisirlar ne baslari bellidir, ne birbirlerini tanirlar" diyebilir
birisi.  Ustelik egitim yapildigi dahi iddia edilebilir ki ona da izin
lazim benim bildigim (basinda Kuran kursu diye konusuluyor ama o kanun
hersey icin gecerli olsa gerek).  Boyle seyleri avukatlara sorunca kih
kih gulup 'hakimler bu isten kimseyi mahkum etmez' diyorlar, 'dava
acilmaz' degil.  Bu acidan bakilinca org.tr olunmasinin da sevinilecek
bir tarafi olmayabilir.

Bu tip posta listesi, site gibi yerlerde aktif konusanlarin eninde
sonunda birilerini (notr 'birileri' bu, ille de devlet olmasi gerekmiyor)
kizdirdiklari dusunulurse aslinda bu calismalarin kazasiz belasiz
devam etmesinin 'Turkiye nasil olsa yavas da olsa serbestlesiyor' gibi 
bir hesaba dayandigi ortada.  EK'nin 'manyak' diye bahsettigi tip 
insanlarin kitligi yok memlekette, zaman gectikce sIkIntI ihtimali 
artiyor.  

BM


-- 
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-06-01 Thread Emre Kadıoğlu
yok böyle bir organizasyon olmadıktan sonra bir cafede oturup konuşan 
insanlar gibi görülüyoruz, taki biri çıkıp debian-tr adına bir yeri 
bombalamaya kalkmazsa, ama böyle bir organizasyon yapısı oluşturursak, 
lider şu yazman şu falan gibi o zaman örgütlenmiş sayılıyoruz. ve 
devletten dernek kurma izni almadıktan sonra bu suç oluyor. yasadışı 
örgüt sayılıyoruz, bu yapıdayken bir kaç manyak suç duyurusunda bulunsa 
bile listede en çok yazanlardan bir kaçını polis karakola _davet_ eder 
ve ifadeleri alınır sonra iş çözülür. Tabi biri çıkıp oraya buraya 
debian-tr adına bombalar molotof kokteylleri atarsa işe değişiyor :)



Bulent Murtezaoglu yazmış:

Bu da korumuyor olabilir aslinda.  Dernek olmaktan belki koruyor ama
orgut olmaktan korudugundan emin degilim.  "Bunlar hucre gibi
calisirlar ne baslari bellidir, ne birbirlerini tanirlar" diyebilir
birisi.  Ustelik egitim yapildigi dahi iddia edilebilir ki ona da izin
lazim benim bildigim (basinda Kuran kursu diye konusuluyor ama o kanun
hersey icin gecerli olsa gerek).  Boyle seyleri avukatlara sorunca kih
kih gulup 'hakimler bu isten kimseyi mahkum etmez' diyorlar, 'dava
acilmaz' degil.  Bu acidan bakilinca org.tr olunmasinin da sevinilecek
bir tarafi olmayabilir.

Bu tip posta listesi, site gibi yerlerde aktif konusanlarin eninde
sonunda birilerini (notr 'birileri' bu, ille de devlet olmasi gerekmiyor)
kizdirdiklari dusunulurse aslinda bu calismalarin kazasiz belasiz
devam etmesinin 'Turkiye nasil olsa yavas da olsa serbestlesiyor' gibi 
bir hesaba dayandigi ortada.  EK'nin 'manyak' diye bahsettigi tip 
insanlarin kitligi yok memlekette, zaman gectikce sIkIntI ihtimali 
artiyor.  


BM




--
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]



Re: debian-tr hakkinda

2005-06-01 Thread Emre Sevinç




Bence "Türkiye'de olmaz bu işler, tehlikeli" filan ile vakit kaybetmek
yerine doğal oluşuma,
şimdiye dek olagelmiş ve gayet güzel iş çıkarmış "emergent"
organizasyon yapısına destek
vermek, mümkün olabildiğince katalizör görevi üstlenmek ve "iş
çıkmasını" sağlamak
yapılabilecek en iyi şey. Bu bakımdan en genel anlamda BM'ye ve Selcuk
Erdem'e katiliyorum.

Mevcut grupta, yani grup derken işte buraya yazanlar, debian-tr
sitesine katkıda bulunanlar,
uluslararası Debian yerelleştirmesine katkıda bulunan, inisiyatif
üstlenen insanlar, bunları kast
ediyorum ciddi yasal problem yaratacak birileri var mı? Sanmiyorum.
Yani birileri dava acmak istedikten
sonra evet dava acabilir ama yani herkes herkese dava acabilir, her
türlü zirva sebepten ötürü
bunun icin de bir sey yapilacagini sanmiyorum.

Karsilikli saygi, emege saygi ve teknik yetkinlikten gelen, deneyimli
kisilerin fikirlerine saygi
ilkelerince resmi olmayan yöntemlerle simdiye dek pek cok sey yapildi
ve bundan sonra
da cok daha fazlasi yapilabilir. 



Emre Kadıoğlu wrote:
yok böyle
bir organizasyon olmadıktan sonra bir cafede oturup konuşan insanlar
gibi görülüyoruz, taki biri çıkıp debian-tr adına bir yeri bombalamaya
kalkmazsa, ama böyle bir organizasyon yapısı oluşturursak, lider şu
yazman şu falan gibi o zaman örgütlenmiş sayılıyoruz. ve devletten
dernek kurma izni almadıktan sonra bu suç oluyor. yasadışı örgüt
sayılıyoruz, bu yapıdayken bir kaç manyak suç duyurusunda bulunsa bile
listede en çok yazanlardan bir kaçını polis karakola _davet_ eder ve
ifadeleri alınır sonra iş çözülür. Tabi biri çıkıp oraya buraya
debian-tr adına bombalar molotof kokteylleri atarsa işe değişiyor :)
  
  
  
Bulent Murtezaoglu yazmış:
  
  
Bu da korumuyor olabilir aslinda.  Dernek olmaktan belki koruyor ama
  
orgut olmaktan korudugundan emin degilim.  "Bunlar hucre gibi
  
calisirlar ne baslari bellidir, ne birbirlerini tanirlar" diyebilir
  
birisi.  Ustelik egitim yapildigi dahi iddia edilebilir ki ona da izin
  
lazim benim bildigim (basinda Kuran kursu diye konusuluyor ama o kanun
  
hersey icin gecerli olsa gerek).  Boyle seyleri avukatlara sorunca kih
  
kih gulup 'hakimler bu isten kimseyi mahkum etmez' diyorlar, 'dava
  
acilmaz' degil.  Bu acidan bakilinca org.tr olunmasinin da sevinilecek
  
bir tarafi olmayabilir.
  
  
Bu tip posta listesi, site gibi yerlerde aktif konusanlarin eninde
  
sonunda birilerini (notr 'birileri' bu, ille de devlet olmasi
gerekmiyor)
  
kizdirdiklari dusunulurse aslinda bu calismalarin kazasiz belasiz
  
devam etmesinin 'Turkiye nasil olsa yavas da olsa serbestlesiyor' gibi
bir hesaba dayandigi ortada.  EK'nin 'manyak' diye bahsettigi tip
insanlarin kitligi yok memlekette, zaman gectikce sIkIntI ihtimali
artiyor.  
BM
  
  
  
  
  


-- 
Emre Sevinç
eMBA Yazılım Geliştirme
İstanbul Bilgi Üniversitesi

 




Re: debian-tr hakkinda

2005-06-01 Thread Emre Kadıoğlu
tabiki benim biraz bu tarz olaylardan canım yandığı için, komplo teorisi 
diye belirterek yazmıştım. Yoksa debian-tr ye böyle bir suç duyurusunda 
bulunulacağını hiç zannetmiyorum. Ama olaki böyle bir manyak çıkarsa 
(milyon da bir ihtimal ) korunmuş oluruz dedim. :) Mevcut yapıda gayet 
güzel işliyor. Değişiklik yapmaya gerek yok. O yüzden bunları boş 
verelim de döküman yazalım :)


Emre Sevinç yazmış:

Bence "Türkiye'de olmaz bu işler, tehlikeli" filan ile vakit kaybetmek 
yerine doğal oluşuma,
şimdiye dek olagelmiş ve gayet güzel iş çıkarmış "emergent" 
organizasyon yapısına destek
vermek, mümkün olabildiğince katalizör görevi üstlenmek ve "iş 
çıkmasını" sağlamak
yapılabilecek en iyi şey. Bu bakımdan en genel anlamda BM'ye ve Selcuk 
Erdem'e katiliyorum.


Mevcut grupta, yani grup derken işte buraya yazanlar, debian-tr 
sitesine katkıda bulunanlar,
uluslararası Debian yerelleştirmesine katkıda bulunan, inisiyatif 
üstlenen insanlar, bunları kast
ediyorum ciddi yasal problem yaratacak birileri var mı? Sanmiyorum. 
Yani birileri dava acmak istedikten
sonra evet dava acabilir ama yani herkes herkese dava acabilir, her 
türlü zirva sebepten ötürü

bunun icin de bir sey yapilacagini sanmiyorum.

Karsilikli saygi, emege saygi ve teknik yetkinlikten gelen, deneyimli 
kisilerin fikirlerine saygi
ilkelerince resmi olmayan yöntemlerle simdiye dek pek cok sey yapildi 
ve bundan sonra

da cok daha fazlasi yapilabilir.



Emre Kadıoğlu wrote:

yok böyle bir organizasyon olmadıktan sonra bir cafede oturup konuşan 
insanlar gibi görülüyoruz, taki biri çıkıp debian-tr adına bir yeri 
bombalamaya kalkmazsa, ama böyle bir organizasyon yapısı 
oluşturursak, lider şu yazman şu falan gibi o zaman örgütlenmiş 
sayılıyoruz. ve devletten dernek kurma izni almadıktan sonra bu suç 
oluyor. yasadışı örgüt sayılıyoruz, bu yapıdayken bir kaç manyak suç 
duyurusunda bulunsa bile listede en çok yazanlardan bir kaçını polis 
karakola _davet_ eder ve ifadeleri alınır sonra iş çözülür. Tabi biri 
çıkıp oraya buraya debian-tr adına bombalar molotof kokteylleri 
atarsa işe değişiyor :)



Bulent Murtezaoglu yazmış:

Bu da korumuyor olabilir aslinda.  Dernek olmaktan belki koruyor ama
orgut olmaktan korudugundan emin degilim.  "Bunlar hucre gibi
calisirlar ne baslari bellidir, ne birbirlerini tanirlar" diyebilir
birisi.  Ustelik egitim yapildigi dahi iddia edilebilir ki ona da izin
lazim benim bildigim (basinda Kuran kursu diye konusuluyor ama o kanun
hersey icin gecerli olsa gerek).  Boyle seyleri avukatlara sorunca kih
kih gulup 'hakimler bu isten kimseyi mahkum etmez' diyorlar, 'dava
acilmaz' degil.  Bu acidan bakilinca org.tr olunmasinin da sevinilecek
bir tarafi olmayabilir.

Bu tip posta listesi, site gibi yerlerde aktif konusanlarin eninde
sonunda birilerini (notr 'birileri' bu, ille de devlet olmasi 
gerekmiyor)

kizdirdiklari dusunulurse aslinda bu calismalarin kazasiz belasiz
devam etmesinin 'Turkiye nasil olsa yavas da olsa serbestlesiyor' 
gibi bir hesaba dayandigi ortada.  EK'nin 'manyak' diye bahsettigi 
tip insanlarin kitligi yok memlekette, zaman gectikce sIkIntI 
ihtimali artiyor. 
BM







--
Emre Sevinç
eMBA Yazılım Geliştirme
İstanbul Bilgi Üniversitesi

Get Firefox 




--
To UNSUBSCRIBE, email to [EMAIL PROTECTED]
with a subject of "unsubscribe". Trouble? Contact [EMAIL PROTECTED]